Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2019/3050 E. 2019/5021 K. 27.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/3050
KARAR NO : 2019/5021
KARAR TARİHİ : 27.05.2019

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 01.04.2019 tarihli ve 2018/16625 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 11.04.2019 tarihli ve … sayılı ihbarname ile;
Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık …’ın, … sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, … sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine dair Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2012 tarihli ve 2011/203 esas, 2012/460 sayılı kararının itiraz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasına, sanığın … sayılı Kanun’un 204/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezaladırılmasına, … sayılı Kanun’un 51. maddesi gereğince ertelenmesine ve 2 yıl denetim süresi belirlenmesine ilişkin Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/07/2014 tarihli ve 2014/321 esas, 2014/585 sayılı kararının kesinleşmesini takiben, hükümlünün memnu hakların iadesi talebinin reddine dair Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/05/2018 tarihli ve 2014/321 esas, 2014/585 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ve yasaklanmış hakların geri verilmesine dair Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/05/2018 tarihli ve 2018/403 sayılı kararının,
“1- Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/07/2014 tarihli ve 2014/321 esas, 2014/585 sayılı kararının incelenmesinde,
… sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesinde yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” biçimindeki düzenleme nazara alındığında, ilk suçun kesinleştiği 06/06/2012 tarihinden sonra denetim süresi içerisinde 27/03/2013 tarihinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek … sayılı Kanun’un 51. maddesi gereğince hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesinde,
2-Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/05/2018 tarihli ve 2018/403 sayılı kararının incelenmesinde,
Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesince hükümlünün talebinin kabulü ile memnu hakların iadesine karar verilmiş ise de, yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karara dayanak teşkil eden … sayılı Adli Sicil Kanunu 13/A maddesinde yer alan, ”… sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması, b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, memnu hakların iadesi kararı verilebilmesi için infazın tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçmiş olması gerektiğinin anlaşılması karşısında, somut olayda sanık hakkında Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/07/2014 tarihli kararı ile … sayılı Kanun’un 51. maddesi uyarınca verilen erteleme kararının 10/09/2014 tarihinde kesinleştiği, erteleme kararını takiben verilen 2 yıllık denetim süresinin 10/09/2016 tarihinde sona erdiği, bu halde hükümlünün mahkum olduğu hapis cezasının 10/09/2016 tarihinde infaz edildiği cihetle, yasaklanmış hakların iadesine ilişkin kararın verildiği 15/05/2018 tarihinde 3 yıllık sürenin dolmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle … sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 18.07.2014 tarihli 2014/321 Esas ve 2014/585 sayılı kararına ilişkin (1) no‘lu kanun yararına bozma talebine yönelik olarak yapılan incelemede:
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) no’lu düşünce yerinde görüldüğünden, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyetine ilişkin Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 18.07.2014 tarihli 2014/321 Esas ve 2014/585 sayılı kararının CMK’nin 309. maddesi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak kaydıyla BOZULMASINA,
2-Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesi‘nin 15.05.2018 tarihli ve 2018/403 D.İş sayılı kararına ilişkin (2) no‘lu kanun yararına bozma talebine yönelik olarak yapılan incelemede:
İncelenen dosya içeriğine göre; yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumu, yitirilen hak ve ehliyetlerin, koşullarının gerçekleşmesi halinde iyi halli hükümlüye yargı yolu ile geri verilmesini sağlamaktadır. Bu kurum yoluyla ister Türk Ceza Kanunu’ndan, isterse özel bir yasadan kaynaklansın, “kamu hizmetlerinden yasaklanma”, “memuriyetten mahrumiyet”, “seçme ve seçilme hakkından yoksun kılınma”, “yasal kısıtlılık altında bulundurulma” gibi gerek bir mahkûmiyetin doğal sonucu, gerekse ceza şeklinde hükmedilen her nevi ehliyetsizliklerin bertaraf edilmesine hukukumuzda bir engel bulunmamaktadır. … sayılı Adli Sicil Kanunu’na 06.12.2006 tarihli ve … sayılı Kanun’un 38. maddesi ile eklenen 13/A maddesinin 1. fıkrasındaki; “… sayılı Türk Ceza Kanun’u dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir” hükmü gereğince, hükümlülük kararında açıkça belirtilmese bile, mahkûmiyetin doğal sonucu olarak yasaklanan hakların yukarıda bahsedilen maddenin birinci fıkrasındaki koşulların bulunduğuna mahkemece kanaat getirilmesi halinde iadesine karar verilebilir.
“Yasaklanmış hakların geri verilmesi” başlığını taşıyan … sayılı Kanun’un 13/A maddesinde yer alan:
“(1)… sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,
a)Mahkum olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,
b)Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir.
(2)Mahkum olunan cezanın infazına genel af veya etkin pişmanlık dışında başka bir hukuki nedenle son verilmiş olması halinde, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmesi gerekir. Ancak, bu süre kişinin mahkum olduğu hapis cezasına üç yıl eklenmek suretiyle bulunacak süreden az olamaz.
(3)Yasaklanmış hakların geri verilmesi için, hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine, hükmü veren mahkemenin veya hükümlünün ikametgahının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin karar vermesi gerekir.
(4)Mahkeme bu husustaki kararını, dosya üzerinde inceleme yaparak ya da Cumhuriyet Savcısını ve hükümlüyü dinlemek suretiyle verebilir.
(5)Yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi üzerine mahkemenin verdiği karara karşı, hükümle ilgili olarak Ceza Muhakemesi Kanunu’nda öngörülen kanun yoluna başvurulabilir.
(6)Yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde, adli sicil arşivini kaydedilir.
(7)Yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna başvurulması nedeniyle oluşan bütün masraflar hükümlü tarafından karşılanır.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, Mahkemece yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verilebilmesi için, diğer şartlar ile birlikte mahkûm olunan cezasının infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gereklidir.
Somut olayda, Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 18.07.2014 tarihli 2014/321 Esas ve 2014/585 Karar sayılı ilamı ile resmi belgede sahtecilik suçundan, … sayılı TCK‘nin 204/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûm edilen ve bu cezası TCK‘nin 51. maddesi uyarınca ertelenerek hakkında 2 yıl denetim süresi belirlenen sanık hakkında verilen kararın, “09.09.2014“ tarihinde kesinleştiği, TCK‘nin 51/8. maddesi gereğince erteli mahkûmiyet hükmünün denetim süresinin sonu olan “09.09.2016“ tarihinde infaz edilmiş sayılacağı ve bu itibarla … sayılı Kanun‘un 13/A. maddesinin 1. fıkrasında öngörülen 3 yıllık sürenin de “09.09.2019“ tarihinde dolması nedeniyle, yasaklanmış hakların iadesi talebinin reddi kararına yönelik vaki itirazın kabulüne dair merci kararının verildiği “15.05.2018“ tarihinde 3 yıllık yasal sürenin dolmamış olduğu anlaşılmakla, Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesi‘nin 15.05.2018 tarihli ve 2018/403 D.İş sayılı kararının, CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 27.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.