Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2019/11963 E. 2023/4251 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/11963
KARAR NO : 2023/4251
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Bakırköy 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.06.2015 tarihli ve 2015/100 Esas, 2015/222 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 51 … maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği üzerine atılı suçu işlemediğine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, suç tarihinde Atatürk Havalimanı Dış Hatlar bölümünde görevlilere ibraz ettiği pasaportta bulunan çıkış mühür izinin sahte olduğu tespit edilmiştir.
2. Sanık savunmasında pasaportun sahte olduğunu bilmediğini beyan etmiştir.
3. İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 27.01.2015 tarihli raporunda suça konu pasaportun altmışıncı sayfasında basılı 69 numaralı çıkış mühür izinin sahte olduğu ve aldatma kabiliyetini haiz olduğu belirtilmiştir.
4. Sanığın resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği kabul edilerek temyize konu mahkumiyet hükmü kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
A.Sanık savunması, kriminal raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanığın mahkumiyetine karar veren Mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş ve sanığın adli sicilinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar bulunması nedeniyle hakkında 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B.5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir, Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz” hükmü uyarınca sanık hakkındaki denetim süresinin takdiren 3 yıl olarak belirlenmesinde isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki 1 numaralı bozma isteyen görüşe iştirak olunmamıştır.

C.Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
D. Ancak;
1)5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2)5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında anılan maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmamasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Hapis cezası ertelenen sanık hakkında, denetim süresinin belirlenmesi sırasında uygulanacak 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin üçüncü fıkrasının, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden geçirilmesine karar verilirken uygulanacak aynı Kanun’un 51 … maddesinin altıncı fıkrasının ve denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infazına karar verileceğine ilişkin ihtarat yapılırken uygulanacak aynı Kanun’un 51 … maddesinin yedinci fıkrasının hükümde gösterilmemesi suretiyle, 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi,
Hukuka aykırı görülmüş olup, bahse konu bu hukuka aykırılıklar Yargıtay tarafından giderilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.06.2015 tarihli ve 2015/100 Esas, 2015/222 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkartılarak yerine “Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilerek uygulanmasına” cümlesinin yazılması ve “cezası ertelenen sanık hakkında taktiren üç yıl denetim süresi belirlenmesine” cümlesinden önce gelmek üzere “5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca” ibaresi, “cezanın ertelenmesinin bir koşula bağlı tutulmasına takdiren yer olmadığına” cümlesinden önce gelmek üzere ” 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca ” ibaresi ve “sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine” cümlesinden önce gelmek üzere “5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin yedinci fıkrası uyarınca” ibaresinin eklenmesi
suretiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

23.05.2023 tarihinde karar verildi.