Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2019/10881 E. 2022/14925 K. 22.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10881
KARAR NO : 2022/14925
KARAR TARİHİ : 22.09.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 tarih ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 tarihli, 2011/8-335 Esas ve 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği ve belgede sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliği bulunup bulunmadığının tayin ve takdiri hakime ait olup, yasal unsurlarının tam olup olmadığı ve aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığı hususunda CMK’nin 217/1. maddesi uyarınca gözlem yapılması gerektiği ve suça konu bonoların bankaya teminat olarak ne zaman verildiği, farklı zamanlarda verilip verilmediği konusunda bilgi veya belge olmadığı anlaşılmakla, suça konu bono asıllarının emanetten getirtilerek özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının ve sanığın suça konu bonoları bankaya teminat olarak ne zaman verdiği ve farklı zamanlarda verilip verilmediğinin kesin olarak belirlenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile zincirleme resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
1)Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas ilam olduğu halde TCK’nin 58. maddesinin uygulanmaması,
2)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından aynı Kanun’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış haklarının SAKLI TUTULMASINA, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.