YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10110
KARAR NO : 2023/6605
KARAR TARİHİ : 28.09.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/84 E., 2015/823 K.
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Karşıyaka 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.10.2015 tarihli ve 2015/84 Esas, 2015/823 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci, 53 üncü, 58 inci ve 54 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve suça konu belgenin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafii süre turum dilekçesi vermiş ayrıca temyiz sebebi ileri sürmemiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık hakkında, tamamen sahte olarak üretilen ve aldatıcılık niteliği bulunan suça konu nüfus cüzdanını kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmıştır.
3. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen ve aşağıda gösterilen bozma nedenleri dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
a) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 tarihli ve 2013/8-151 Esas, 2013/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği nazara alındığında, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve daha ağır bir cezayı içeren Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.01.2004 tarihli ve 2003/196 Esas, 2004/4 Karar sayılı ilamıyla hükmolunan 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına ilişkin mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.02.2010 tarihli, 2008/585 Esas ve 2010/71 Karar sayılı ilamıyla hükmolunan 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet hükmünün tekerrüre esas alınması,
b) Suça konu belgenin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilirken uygulama yeri bulunmayan 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dayanak olarak gösterilmesi,
Hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Karşıyaka 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.10.2015 tarihli ve 2015/84 Esas, 2015/823 Karar kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından; 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkartılarak, yerine ”Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.01.2004 tarihli ve 2003/196 Esas, 2004/4 Karar sayılı ilamıyla hükmolunan 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına ilişkin mahkûmiyetin tekerrüre esas olduğu anlaşılmakla, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması ve “TCK nın 54. maddesi uyarınca” ibaresinin çıkartılması suretiyle hükmün Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin dördüncü fıkrası ve 5275 sayılı Kanun’un 108 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek süreden fazla olamayacağı hususunun infaz aşamasında GÖZETİLMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
28.09.2023 tarihinde karar verildi.