YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6155
KARAR NO : 2021/13277
KARAR TARİHİ : 22.12.2021
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
1- 213 sayılı Kanun’un 139. maddesinde yazılı istisnalardan birinin bulunmaması halinde vergi incelemesinin mükellefin işyerinde yapılması gerektiği, sanığa vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için ikamet adresine tebligat çıkarıldığı ancak 18/09/2014 tarihli tutanak ile sanığın tebligat tarihinde iş yerinin faal olduğunun anlaşılması karşısında; hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Kanun’un 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin sorulması, iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligat hukuki sonuç doğurmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Kabule göre de;
a) 5271 sayılı CMK’nin 5728 sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyaya göre, 5271 sayılı CMK’nin 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesi ile eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanması geri bırakılmasına karar verilemez.” şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği gözetilerek, adli sicil kaydındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın CMK’nin 231/6-a maddesi kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine engel teşkil etmediği anlaşılmakla, engel adli sicil kaydı bulunmayan ve cezası ertelenen sanık hakkında daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği şeklindeki yasal olmayan ve yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı,
b) Mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK’nin 53/3. maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1.fıkrasının (c) bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağının gözetilmemesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 22.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.