Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/4925 E. 2018/9115 K. 14.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4925
KARAR NO : 2018/9115
KARAR TARİHİ : 14.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanıklar … ve … haklarında; beraat
Sanık …; mahkumiyet

Katılan vekilinin temyizinin sanıklar … ve … hakkında verilen beraat hükümlerine, sanık … müdafiinin temyizinin ise sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik olduğu kabul edilerek bu hükümlerle sınırlı inceleme yapılmıştır.
A-) Sanıklar …, … hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi:
Sanıkların yüklenen suçu işlediklerinin sabit olmadığı için beraatleri gerektiği dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir edilmiş olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA;
B-) 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan, sanıklar …, … hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin, sanık … hakkında verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Sanıklara yüklenen “2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun VUK’nin 359/b-1 maddesindeki cezasının üst sınırına göre tabi olduğu 5237 sayılı Kanun’un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının en aleyhe yorumla suçun işlendiği 31.12.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık … müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
C-) Sanık … hakkında 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Sanık … hakkında ortak ve müdürü olduğu şirketin, “2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından açılan kamu davasında, yüklenen suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
1-Sanığın, 2005 yılının 6. ayında şirketi kurduğun, 2-3 ay kadar faaliyeti olduğunu, ancak işi yapamayınca bıraktığını ve 2007 yılında … isimli bir şahsın geldiğini, sanıklarla birlikte iş yapacağını söylemesi üzerine şirketi diğer sanıklara devrettiğini, 2007 yılına kadar faaliyetinin olmadığını ve sahte fatura düzenlemediğini savunması karşısında; 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturalardan, her takvim yılına ait kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının getirtilip, sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylediğinde, imza ve yazı örneklerinin temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığı konusunda uzman bir kurum vaya kuruluştan rapor alınması,
2-Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının belirlenmesi halinde;
a) Faturaları kullandığı belirlenen kişiler/şirketler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
b) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
3- Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a) Faturayı düzenleyen şirkete ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması, ayrıca faturaları kullanan şirket yetkilileri ve kişiler hakkında düzenlenmiş vergi inceleme raporları varsa onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ile kullanan şirketlerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
4- Kabule göre de;
a) Aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK’nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarının alt soy dışındakiler için uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 14.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.