Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/384 E. 2022/6096 K. 07.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/384
KARAR NO : 2022/6096
KARAR TARİHİ : 07.04.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Beraat

Sanığın usulüne uygun tebliğe rağmen yetkilisi olduğu … Tur … Ltd. Şti.nin 2010 takvim yılına ait yasal defter ve belgelerini ibraz etmediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanık hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 06.01.2014 tarih ve 2014/192 sayılı iddianamesi ile aynı mükellefiyete ilişkin usulüne uygun tebliğe rağmen 2008 ve 2009 takvim yıllarına ait yasal defter ve belgeleri ibraz etmediği iddiasıyla açılan davada, İstanbul 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.11.2014 tarihli 2014/38 Esas ve 2014/333 sayılı ilamıyla beraat kararı verildiği, katılan vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2017/11677 Esas sayılı sırasına kaydedilen dosya üzerinden yapılan incelemede beraat hükmünün bozulmasına karar verildiği; fotokopisi ibraz edilen 04.04.2013 tarihli yangın raporunda, sanığın ikamet adresinde yalnızca kitap ve dosyaların bulunduğu oda dahilinde meydana gelen yangında kitaplık, kitap ve dosyaların yanmak suretiyle zarar gördüğü ve itfaiye müdürlüğü personelinin müdahalesinden önce yangının ev halkı tarafından söndürülmüş olduğunun belirtilmesi; sanığın yetkilisi olduğu şirket hakkında düzenlenen vergi suçu raporuna göre, 2006 ila 2009 yıllarında 60 cilt fatura ve 20 cilt irsaliyeli faturanın bastırılıp teslim alındığı, şirket adına verilen 2010 takvim yılına ilişkin KDV beyannameleri ve Ba bildirim formlarına göre satış ve alış belgelerinin varlığı sabit olduğu hâlde, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.06.2014 tarihli, 2013/144 Esas ve 2014/145 Karar sayılı ilamıyla, 2005 ila 2011 yıllarına ait yalnızca 40 cilt faturanın zayii olduğunun tespitine karar verildiğinin anlaşılması karşısında; aynı yazı ile birden fazla takvim yılına ait defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazının istenmesi halinde, tek bir “defter, kayıt ve belgeleri gizleme” suçunun oluşacağına ilişkin yerleşik uygulamada gözetilerek, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
1) İstanbul 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/38 Esas ve 2014/333 Karar sayılı dosya üzerinden yürütülen davanın akıbeti araştırılıp dava dosyasının getirtilip incelenerek mümkünse davaların birleştirilmesi, aksi takdirde bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, 2008-2009 takvim yıllarına ait defter ve belgeler ile 2010 takvim yılına ait defter ve belgelerin incelenmesinin talep edildiği yazıların birbirine yakın tarihli olması da dikkate alınarak, katılan kuruma, sanıktan anılan yıllara ait defter ve belgelerin incelenmesi aynı yazı ile talep edilebilecek iken birbirine yakın iki ayrı tarihli yazıyla istenmesinin nedenlerinin sorulması,

2) Sanığın fotokopisini ibraz etmiş olduğu yangın raporunun aslı veya onaylı örneğinin ilgili kurumdan getirtilmesi, yangının mahiyeti, çıktığı alan ve yoğunluğu, ibrazı istenen defter ve belgelerin gerçekten yanıp yanmadığı konusunda yangın raporunu düzenleyenlerin tanık olarak dinlenmeleri, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/144 Esas ve 2014/145 Karar sayılı dava dosyasının getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılıp dosya içine konulması,
Toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve incelemeyle beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun‘un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 07.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.