Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/2783 E. 2018/2918 K. 02.04.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2783
KARAR NO : 2018/2918
KARAR TARİHİ : 02.04.2018

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 28.02.2018 tarih ve 2017/11289 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.03.2018 tarih ve KYB-2018/19279 sayılı ihbarname ile;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na muhalefet suçundan sanık …’nın, … Yağlar ve Petrol Ürünleri San ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı şirketin yetkili müdürü olduğu 2009 yılına ilişkin defter ve belgeleri süresinde ibraz etmemesi ve aynı yıla ilişkin sahte fatura kullanmasından dolayı 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2, 359/1-b, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43 ve 62. (2 kez) maddeleri gereğince 3 yıl 1 ay 15 gün ve 15 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/04/2014 tarihli ve 2013/289 esas, 2014/165 sayılı kararının “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir” şeklindeki 223/7. maddesi karşısında ;
Dosya kapsamına göre, sanığın aynı eylemlerine konu söz konusu şirketin 2009 yılına ilişkin defter ve belgeleri ibraz etmemesi ve aynı yıla ilişkin sahte fatura kullanması nedeniyle Edirne Cumhuriyet Başsavcılığının 18/08/2010 tarihli ve 2010/4737 soruşturma, 2010/2664 esas, 2010/1071 sayılı iddianamesi ile hakkında kamu davası açıldığı ve Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2011 tarihli ve 2010/427 esas, 2011/255 sayılı kararı ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2, 359/1-b, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62/1.(2 kez) maddeleri gereğince 15 ay ve 2 yıl 6 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, yeniden açılan davanın mükerrir olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Gereği Görüşüldü:
Sanık hakkında … Nebati Yağlar ve Petrol Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. şirketi yetkilisi olarak, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 13.06.2013 tarih ve 2012/13959 Soruşturma-2013/2525 Esas sayılı iddianamesi ile 2009 takvim yılında… isimli mükelleften aldığı 4 adet, 2010 takvim yılında … Petrol Ürünleri Nak. Tur. San. Tic. Ltd. Şti‘den aldığı 5 adet ve … Petrol Ürünleri Ltd. Şti. şirketinden aldığı 22 adet sahte faturayı KDV indiriminde kullandığı ve 2009-2010 takvim yıllarına ait defter ve belgelerini usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen süresi içerisinde vergi incelemesi amacıyla görevlilere ibraz etmediğinden bahisle cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin kanun yararına bozma talebine konu 11.04.2014 tarih ve 2013/289 Esas-2014/165 Karar sayılı ilamı ile sanığın atılı suçlardan mahkumiyetine karar verildiği,
Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 18.08.2010 tarih ve 2010/4737 Soruşturma-2010/2664 Esas sayılı iddianamesi ile sanığın 2009 takvim yılında … Petrol Ürünleri Ltd. Şti. şirketinden aldığı 16 adet sahte faturayı KDV indiriminde kullandığı ve yine aynı yıla ait defter ve belgelerini usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen süresi içerisinde vergi incelemesi amacıyla görevlilere ibraz etmediğinden bahisle cezalandırılması talebiyle kamu davası açılarak, Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde, Mahkemenin 26.05.2011 tarih ve 2010/427 Esas-2011/255 Karar sayılı ilamı ve 18.09.2012 tarih ve 2010/427 Esas-2011/255 Karar sayılı ek kararı ile atılı suçlardan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 11.09.2014 tarih ve 2014/12098 Esas-2014/14709 Karar sayılı ilamı ile temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verildiği, defter ve belge ibraz etmeme suçu yönünden ise Mahkemenin 18.09.2012 tarihli ek kararı ile kurduğu mahkumiyet hükmünün Dairemizin 2016/4729 Esas numarasında temyiz incelemesinde bulunduğu,
Sanığın 2009 takvim yılında aynı mükellefiyet kapsamında kullandığı ve farklı mükelleflerden temin ettiği faturaların aynı dava olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, kesinleşen hükme konu olan sahte faturalar ile iş bu davanın faturalarının farklı faturalar olması nedeniyle davaların mükerrer olmadığı, ancak sonradan sübutu kabul edilen eylem nedeniyle zincirleme suça ilişkin hükümler de uygulanarak tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesinin gerekeceği, yine… Vergi Dairesi Başkanlığı‘nın 18.06.2012 tarihli isteme yazısı ile sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait 2009 ve 2010 takvim yılına ait defter ve belgelerin ibrazının talep edilmesine karşın, Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 18.09.2012 tarih ve 2010/427 Esas-2011/255 Karar sayılı ek kararına konu 14.04.2010 tarihli isteme yazısında yalnızca 2009 takvim yılına ait defter ve belgelerin ibrazının talep edildiği, bu itibarla farklı takvim yıllarına ait defter ve belgelerin, ayrı vergi incelemelerine konu edilmek üzere, farklı tarihlerde istenilmesi halinde her bir eylemin ayrı suça vücut vereceği, 18.06.2012 tarihli isteme yazısında, 14.04.2010 tarihli isteme yazısına da konu edilen 2009 takvim yılına ait defter ve belgelerin de talep konu yapılmasına karşın, bu talepten farklı olarak 2010 yılına ait defter ve belgelerin ibrazının da istenmesi nedeniyle sanığın eylemlerinin farklı olduğu cihetle açılan davaların mükerrer olduğundan söz etmenin mümkün olmadığı anlaşılmakla, Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 11.04.2014 tarih ve 2013/289 Esas-2014/165 Karar sayılı ilamına yönelik kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki istemler yerinde görülmediğinden REDDİNE, sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura kullanma suçuna ilişkin olarak, farklı mükelleflerden temin edilen faturalar yönünden zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle ayrıca talepte bulunulup bulunulmayacağı hususunda, gereğinin takdir ve ifası için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.