Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/1941 E. 2022/12840 K. 20.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1941
KARAR NO : 2022/12840
KARAR TARİHİ : 20.06.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Beraat

A)Katılan vekilinin sanıklar …, …, …, … ve … hakkında; … Bilişim Orman Ürünleri Turizm İnşaat San. Tic.Ltd.Şti. ve … Akaryakıt Orman Ürünleri İmalat San. Tic. Ltd.Şti. ile … … Müdürlüğü’nün 8030538255 numaralı mükellefiyeti, … … Müdürlüğü’nün … numaralı mükellefiyeti ve … … Müdürlüğü’nün … numaralı mükellefiyetlerine ilişkin “2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından verilen beraat hükmüne yönelik temyizinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen “2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarının Kanun’daki cezalarının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanıkların sorgularının yapıldığı 18.04.2013, 21.06.2013, 10.07.2013 ve 08.10.2013 tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
B)Katılan vekilinin sanıklar …, …, … ve … hakkında; … Dayanıklı Tük.Mal.Mob.San.Tic.Ltd.Şti.’ne ilişkin “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından verilen beraat hükmüne yönelik temyizinin incelenmesinde;
1-Sanıklar …, … ve … yönünden;
a)… Dayanıklı Tük.Mal.Med.Mob.San.Tic.Ltd.Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda; işyerinin 25 metrekarelik bir alana sahip olduğu, işçi çalıştırılmadığı, 17.05.2011 tarihinde yapılan yoklamada adreste bir başka mükellefin bulunduğu, yüksek tutarlı ciroya rağmen düşük vergi tahakkuk ettirildiği ve bu verginin de ödenmediği, farklı alanlara yönelik yüklü miktarda faturalar düzenlendiği, şirketin gerçek bir kuyumculuk faaliyetinin bulunmadığı, pos cihazlarının ihtiyacı olan vatandaşlara komisyon karşılığı kullandırıldığı, tefecilik faaliyetini gizlemek ve yasal görünüm vermek amacıyla sahte altın satış faturaları ile gerçeğe aykırı sahte gider pusulaları düzenlendiği, şirkete ait pos cihazı ve belgelerin sanıklar … ve …’nun işyerinde bulunduğu, mali müşavir sanık …’ın kurumun defter ve belgelerini tuttuğu, kendisi, eşi ve oğluna ait kredi kartlarını kullandırdığı, pos cihazından çekim yapan kişilerin ifadelerinde, herhangi bir altın alım satımlarının olmadığını ve komisyon karşılığında kredi kartı borçlarının ödendiğini söyledikleri hususlarına yer verilmesi; sanık …’in savunmasında, sanık …’nun bilgisi dışında adına şirket kurup işlem yaptığını beyan etmesi ve sanıklar … ve …’nun Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/769 Esas ve 2015/153 Karar sayılı dosyası kapsamında tefecilik suçundan mahkumiyetlerine karar verildiğinin ve bu kararın Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 14.09.2020 tarihli 2020/7314 Esas ve 2020/1033 Karar sayılı ilamıyla onandığının anlaşılması karşısında; sanıkların unsurları itibarıyla oluşan ve sübuta eren atılı suçlardan mahkûmiyetleri yerine beraatlerine karar verilmesi,
b)Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Sanık … yönünden; sanığın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre hükümden sonra 29.05.2020 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.