Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/1731 E. 2018/10435 K. 17.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1731
KARAR NO : 2018/10435
KARAR TARİHİ : 17.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür Bozma
HÜKÜM : Beraat

UYAP üzerinden gönderdiği 01.07.2014 tarihli dilekçe ile vekili aracılığıyla katılma talebinde bulunan şikâyetçi kurumun davaya katılan olarak kabulüne karar verilmemiş ise de; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Hakim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır” şeklindeki 260/1. maddesi gereğince, şikâyetçi Dedaş… İl Müdürlüğünün CMK’nin 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan olarak, Av. …’ın da katılan vekili olarak kabullerine karar verilerek inceleme yapılmıştır.
TCK’nin 203. maddesinde, esasta bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi muhafazasını sağlamak üzere, kanunun veya yetkili makamların emrine uyularak konulmuş mührün kaldırılması veya mührün konuluş amacına aykırı davranılması cezalandırılmaktadır. Mühürleme işleminin amacı, Devlet yönetiminin bir şeyi koruma altına alma ve başkalarının tasarrufunu önleme iradesinin konulan mühürle açıklanması olup, bu iradeyi etkisiz duruma getirerek onu ihlal eden eylemler de mühür bozma suçunu oluşturacaktır. Kanuna uygun biçimde konulan bir mührün varlığı, mühür bozma suçunun ön koşuludur. Elektrik sayaçlarında bulunan ve bakanlık mührü olarak adlandırılan mühürlerin, sayaçlar imal edilirken, üretilen sayacın standartlara uygun şekilde elektrik tüketimini kaydettiğini belirtir mahiyette olması nedeniyle, bu mühürlerin sayaçlara takılması işlemiyle elektrik dağıtım şirketlerinin bir ilgisinin olmaması; 16.09.2010 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında bakanlık mühürlerine müdahale edildiği tespit edilmiş olup, elektrik dağıtım şirketi tarafından kaçak elektrik kullanımının engellenmesine yönelik bir mühürleme ve bunun sonucunda gerçekleşen mühür bozulması iddiasında bulunulmaması karşısında; yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sonucu itibarıyla doğru bulunan beraat hükmünün ONANMASINA, 17.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.