Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2018/1184 E. 2020/3693 K. 30.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1184
KARAR NO : 2020/3693
KARAR TARİHİ : 30.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Model Yapı Yapı Denetim Ltd. Şti.’nin müdürü olan sanığın, şirkette proje denetçisi olarak çalışan katılanın bilgisi dışında, katılan adına yapılmış kaşe imzayı kullanarak, Tuzla İlçesi, 6520 ada, 11 parsel sayılı taşınmazın statik betonarme projesini onayladığı iddiasıyla açılan kamu davasında; katılanın, 6520 ada 11 parsel sayılı taşınmazda yapılan inşaattan haberdar olmadığını, hiçbir zaman kaşe imza kullanmadığını belirtmesine karşın, sanığın, katılanın inşaat sahibi… ile inşaat başında görüştüğünü, katılan tarafından denetlenen başka işlerde de katılanın kendisine ait kaşe imzayı kullandığını savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi için; katılanın Model Yapı Yapı Denetim Ltd. Şti.’de çalıştığı dönemde denetimini üstlendiği inşaatların projelerini onaylarken kullandığı imzaların ıslak imza mı yoksa kaşe imza mı olduklarının ilgili İmar Müdürlüklerinden sorulması, kaşe imza olduklarının belirtilmesi halide söz konusu imar projeleri getirtilerek, suç konusu projedeki kaşe imza ile katılan tarafından onaylanan projelerdeki kaşe imzanın aynı olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması; inşaat sahibi Murat Tuhutlu’nun tanık sıfatıyla dinlenilerek, Model Yapı Yapı Denetim Ltd. Şti. ile sözleşme imzalamasından sonra katılan ile görüşüp görüşmediğinin, katılanın, söz konusu binanın denetiminden haberdar olup olmadığının sorulması; Tuzla İmar ve Planlama Müdürlüğünden statik betonarme projelerinin ıslak imza ile imzalanmasının zorunlu olup olmadığının, kaşe imza imzalanmış projelerin kabul edilip edilmediğinin sorulması, ıslak imzanın zorunlu olduğunun belirtilmesi halinde, suç konusu kaşe imzanın aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığı tartışılarak, sonucuna gçre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Suç konusu katılana ait kaşe imza ile onaylanan statik betonarme projesinin içeriki itibarıyla doğru ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş olması halinde, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 211. maddesindeki “gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin ve katılanın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.