Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/8897 E. 2019/4356 K. 03.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/8897
KARAR NO : 2019/4356
KARAR TARİHİ : 03.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesi:
Her takvim yılı içinde kullanılan sahte faturaların ayrı suçları oluşturması, ancak aynı vergi türünde dahi olsa, aynı takvim yılına ait birden fazla fatura kullanılması halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK’nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanmasında bir isabetsizlik söz konusu olmayıp, bu hususta bozma isteyen tebliğnamedeki düşünceye iştirak olunmamıştır.
Sanığın suça konu olan faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığını savunması nedeniyle, suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
1-Sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturaları düzenleyen … İnş. Har. Nak. Ltd. Şti. hakkında vergi inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği ve bu mükellef hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
2- Faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kime verdiklerinin, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların verilmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
3-Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a) Faturayı düzenleyen şirkete ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; faturaları kullanana ait yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi,
b) Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ve kişiler ile kullanan şirketin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- Kabule göre de;
a- Hükmün gerekçesinde sanığın sahte fatura kullandığı kabul edilmesine rağmen, sahte fatura düzenleme ve sahte fatura kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu gözetilmeden, hüküm fıkrasında sanığın “sahte fatura düzenleme” suçundan cezalandırılmasına karar verilerek çelişkiye neden olunması,
b-… sayılı Vergi Usul Kanunu’nun … sayılı Yasa ile değişik 359/b-1. maddesinde “on sekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası“ öngörülmüş olup, aynı eylemin düzenlendiği 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren … sayılı Yasanın 276. maddesi ile değişik … sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b. maddesinde ise “üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası“ öngörüldüğü nazara alındığında, sanık hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura kullanma suçunda, faturaların kurumlar vergisi indiriminde de kullanılmalarından dolayı suç tarihinin “26.04.2008“ olarak belirlenmesi nedeniyle, temel cezanın 18 ay hapis cezası olarak takdir edilmesi suretiyle eksik ceza tayini
c-Suça konu faturaların Kurumlar Vergisi indiriminde de kullanılmış olmaları nedeniyle “26.04.2008” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2007” olarak yanlış yazılması,
d-Hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve … sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, … sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, … sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 03.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.