Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/8841 E. 2020/4651 K. 17.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/8841
KARAR NO : 2020/4651
KARAR TARİHİ : 17.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

2008 takvim yılında sahte fatura düzenlediği iddia edilen mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının dosya arasında bulunması, sanık tarafından fatura bedellerinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun tevsik edici herhangi bir belgenin ibraz edilmemesi, UYAP sisteminde yapılan incelemede, suça konu faturaların bir kısmını düzenleyen … Akaryakıt … Ltd. Şti.nin yetkilisi … hakkında ve … Metal … Ltd. Şti.nin yetkilisi … hakkında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin (temyizde onama üzerine) kesinleştiğinin anlaşılması, 5271 sayılı CMK’nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip, sahte fatura kullanma suçundan mahkumiyet kararı veren Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; aynı takvim yılının farklı dönemlerinde sahte fatura kullanan sanık hakkında TCK’nin 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliği aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında “2008” şeklinde yanlış yazılan suç tarihinin Mahkemece “25.01.2009” olarak düzetilmesi, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Sahte fatura kullanma suçundan temel ceza belirlenirken uygulama maddesinin hüküm fıkrasında, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b olarak gösterilmesi gerekirken, “TCK’nin 359/b-1” olarak hatalı gösterilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasındaki temel cezanın belirlenmesine ilişkin (1) numaralı paragraftan “TCK’nin 359/b-1” ibaresinin çıkartılıp yerine “08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b” ibaresinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.