YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/7351
KARAR NO : 2021/1783
KARAR TARİHİ : 23.02.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte belge düzenleme, Defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
I-“Defter ve Belge Gizleme” suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik sanık müdafinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, 5271 sayılı CMK’nin 231/12. maddesi gereğince itiraz yasa yoluna tabi olup temyizi mümkün olmadığından, sanık müdafinin başvurusunun CMK’nin 264/2. maddesi uyarınca itiraz dilekçesi olarak kabulü ile mahallinde takdir ve ifası için dosyanın incelenmeksizin İADESİNE,
II- “2012 Takvim Yılı Sahte Fatura Düzenleme” suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen “Sahte Fatura Düzenleme” suçunun Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 21.01.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‟nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
III- “2009, 2010 ve 2011 Takvim Yıllarında Sahte Fatura Düzenleme” suçundan kurulan hükümlere yönelik sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
1-Tatlıhan Uluslararası Nakliyat… Tic. Ltd. Şti.’nin yetkilisi olan sanık hakkında “2009, 2010 ve 2011 Takvim Yıllarında Takvim Yıllarında Sahte Fatura Düzenleme” suçlarından açılan kamu davasında; sanığın savunmasında söz konusu şirketin müdürü olduğunu sonradan öğrendiğini, işe girmek amacıyla… isimli şahsa vekaletname verdiğini, adına bu şekilde şirket kurulduğunu diğer ortak …..’i de tanımadığını beyan etmesi, bahse konu Kütahya 2. Noterliği’nin 01.12.2008 tarihli ve 26295 sayılı vekaletname suretinin dosya içerisinde mevcut bulunması, diğer ortak …’in de aynı şahsa vekalet verdiğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
Sanık tarafından ismi bildirilen ve dosyada mevcut Kütahya 2. Noterliği’nin 15.04.2009 tarihli Limited Şirket hisse devri sözleşmesinde de kimlik bilgileri bulunan …’in ve Kütahya 2. Noterliği’nin 02.12.2008 tarihli ve 26336 sayılı vekaletnamede kimlik bilgileri bulunan …’in adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılmaları, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sanığın savunmaları doğrultusunda beyanlarına başvurulması, sanık tarafından düzenlendiği iddia olunan adli emanette kayıtlı fatura asıllarının getirtilip sanığa ve tanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde sanık ile tanıklardan temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, faturalardaki yazı ve imzaların sanık ya da tanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde ise; dosya kapsamında karşıt inceleme raporu bulunanlar dışındaki faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında rapor düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi, aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması, faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, şirketi gerçekte idare eden kişinin kim olduğu, defter ve belgelerin kim tarafından muhafaza edildiği hususlarına ilişkin şirketin muhasebecisinin de araştırılıp çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla beyanlarının alınması ve şirketin beyannamelerinin kim tarafından verildiğinin de araştırılması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükümleri kurulması,
2- Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
ST