Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/516 E. 2017/2574 K. 05.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/516
KARAR NO : 2017/2574
KARAR TARİHİ : 05.04.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Bozma üzerine yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın ‘‘Kamu Güvenine Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin sahte olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu da gözetilerek açıklanan ilkeler doğrultusunda; katılana ait kimlik üzerindeki resmi değiştirip bu sahte kimlikle Cihanbeyli Halkbank Şubesi, Elmadağ Halkbank Şubesi ve Kayaş Ziraat Bankası Şubesinde hesap sözleşmeleri imzalayan sanık hakkında Elmadağ Asliye Ceza Mahkemesi 2015/245-2016/277 sayılı dosyasında resmi belgede sahtecilik ve başkasının kimlik bilgilerini kullanma suçlarından verilen mahkumiyet kararının kesinleştiği. Ziraat Bankası Kayaş Şubesinde imzaladığı sözleşmeyle ilgili olarak Ankara 1 Ağır Ceza Mahkemesi 2016/118 E. sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiği; sanığın fiillerinin her biri yenilenen kastla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararının yerine getirilmesi amacıyla kanunun aynı hükmünü, kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, resmi belgede sahtecilik suçundan sanık hakkında kesinleşen hükümler bulunduğu dikkate alınarak, dosyada konu eylemler nedeniyle zincirleme suça ilişkin hükümler de uygulanarak tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerekebileceği de gözetilerek, kesinleşen ve yargılaması devam eden ilgili dava dosyalarının incelenerek, yargılaması devam eden dava dosyalarının mümkünse bu dava ile birleştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya içine konulması ile birlikte tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması.
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1 .maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.