Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/4542 E. 2017/7004 K. 24.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/4542
KARAR NO : 2017/7004
KARAR TARİHİ : 24.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile katılanlar …, … ve …’e yönelik dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Adli emanetin 2010/6291, 2010/5336 ve 2010/4984 sırasında kayıtlı suça konu senetlerin dosyada delil olarak saklanması yerine müsaderesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından müsadereye ilişkin bölüm çıkarılarak yerine ” suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında … ve …’a yönelik dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde
Katılan …’ın 10.11.2010 tarihli duruşmada zararının sanık tarafından karşılandığı ve şikayetçi olmadığına yönelik beyanı karşısında sanık hakkında TCK’nın 168. maddesinin uygulanması koşullarının değerlendirilmemesi; katılan …’na yönelik eylemle ilgili olarak ise katılan …’na verilen senedin önceden doğmuş borç nedeni ile verildiğinin iddia ve kabul edildiği olayda, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 gün ve 6/8-69 sayılı kararında da açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde haksız yarar kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı cihetle; sanığın, …’na yönelik unsurları oluşmayan suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.