Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/358 E. 2020/3291 K. 18.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/358
KARAR NO : 2020/3291
KARAR TARİHİ : 18.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-213 sayılı VUK’nin 139. maddesine göre; vergi incelemeleri, esas itibarıyla incelemeye tabi olanın iş yerinde yapılır. İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse inceleme dairede yapılabilir. İş yeri faal olan mükelleflere, defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi için yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığında suçun unsurları oluşmayacaktır. Somut olaya gelince, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkartılan tebligatın, 09.12.2009 tarihinde, bizzat sanığın imzası ile iş yeri adresinde tebliğ edilmesi, sanık ve tanık beyanına göre defter ve belgelerin incelenmek amacıyla götürüldüğü, ancak mali yıl nedeniyle teslim alınmadığı, mükellefin 2009 yılı Mart ayına ait KDV indiriminde artırım beyannamesi nedeniyle defter ve belgelerin incelenmesinin istenildiği; incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenler tespit edilmediği için, defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazı için denetmenlik adresine getirilmesi istenerek sürecin mükellef aleyhine tersine çevrilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından, suç tarihinde mükellefin hesaplarının dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin, iş yerinde faaliyetin devam edip etmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması; iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespit varsa belgesinin istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği olmayacağı da dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
a-08.02.2008 gün ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu‘nun 359/a-2. maddesindeki 1 yıldan 3 yıla kadar olan hapis cezasının alt sınırının, 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanun‘un 23. maddesiyle “18 ay” olarak değiştirildiği gözetilmeyerek, sanık hakkında temel cezanın “1 yıl hapis” olarak hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
b-5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi gereğince, hakkında verilen hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle tekrar ele alınan dosyada, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken sanık hakkında adli para cezası tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı ve türü bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına 18.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.