Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/329 E. 2021/740 K. 27.01.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/329
KARAR NO : 2021/740
KARAR TARİHİ : 27.01.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan kamu davası açılan sanığın savunmalarında; suçlamaları kabul etmediğini, sahte fatura kullanmadığını beyan etmesi karşısında, suç unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından,
1)Suça konu olan faturaları düzenleyen mükellefler hakkında sahte fatura düzenleme suçundan vergi tekniği raporu düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması, düzenlenmiş ise dosya içine konulması, aynı mükellefler hakkında sahte fatura düzenleme suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
2)Faturaları düzenleyen mükelleflerin, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak verdiklerinin sorulması,
3)Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a)Faturaları düzenleyen mükelleflerin faturalarda yazılı malları satabilecek ticari kapasite ve yeterliliğe sahip olup olmadığına ve fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; faturaları kullanan şirketin faturalarda belirtilen tutarda veri toplama ve piyasa araştırması hizmetlerini alabilecek kapasite ve yeterliliğine sahip olup olmadığının araştırılması, belirtilen hizmetleri alıp kullandığına ilişkin kasa mevcudu ile uyumlu geçerli ödeme belgelerinin getirilmesi,
b)Daha sonra, faturaları düzenleyen mükellefler ile kullanan şirketin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Kabule göre de;
a)Sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, bu suçların birbirine dönüşmeyeceği; 213 sayılı VUK’nin 367. maddesi uyarınca dava şartı olan mütalaa ve iddianamenin 2010 takvim yıllarında sahte fatura kullanma eylemine ilişkin olduğu gözetilmeden; hükmün gerekçesinde kullanılan faturaların sahte olduğu kabul edilmesine rağmen, hüküm fıkrasında sanığın, “sahte fatura kullanma” suçu yerine “sahte fatura düzenleme” suçundan mahkumiyetine hükmolunması suretiyle açılan dava ve gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması yasaya aykırı,
b)26.04.2011 olması gereken suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2010 olarak yanlış yazılması,
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.01.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.