Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/320 E. 2021/302 K. 18.01.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/320
KARAR NO : 2021/302
KARAR TARİHİ : 18.01.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanmak
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 08/11/2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme/kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK‘nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığı ve aynı beyanname döneminde kullanılan faturalar yönünden TCK’nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı kabul edilmekle, tebliğnamedeki bu hususlara yönelik bozma isteyen düşüncelere iştirak edilmemiştir.
Kars Vergi Dairesi Müdürlüğü‘nün 770 011 7325 vergi kimlik numaralı mükellefi olan sanığın, “2012 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın aşamalarda alınan savunmalarında, faturaların gerçek alışverişlere dayandığını beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
1-Sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen … isimli mükellef hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporunun dosyaya getirtilmesi, bu kişi hakkında “2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyası getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilmesi,
2-Gerekli görülmesi halinde; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesap hareketleri ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, düzenleyicinin yeterli mal girişi olup olmadığı da dikkate alınarak, faturaları düzenleyen mükellef ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma neticesinde mahkûmiyet hükmü kurulması,
3-Kabule göre de;
a)“25/07/2012” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2012” şeklinde eksik yazılması,
b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.