Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/3146 E. 2018/10326 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3146
KARAR NO : 2018/10326
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 17.04.2014 tarih ve 2014/5926 Esas, 2014/7493 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen; bozma ilamı gereğince, suça konu senetlerin üzerindeki yazı ve imzaların …’ in eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, senetleri babası adına düzenleyen kişinin … olduğunun tespiti halinde bu hususta yetkisinin olup olmadığı sorulup, yetkili olmadığını söylemesi halinde, yetkisi olmadığını sanığın bilip bilmediğinin sorulması, sanığın katılanın rızasının bulunmadığını bilmeden senetleri kullanması durumunda resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı, dolandırıcılık suçu yönünden ise senetlerin …’a önceden doğmuş borç karşılığında verilip verilmediğinin araştırılması, bu hususta 5271 sayılı CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak …’ın tanık sıfatıyla dinlenilmesi, gerektiği takdirde…’ın yetkilisi olduğu … Plastik İnşaat Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin ticari defter, belge ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, suça konu senedin önceden doğan borç karşılığında verildiğinin tespiti halinde dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı da gözetilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmeyerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulması,
2- Kabule göre ise;hükümden sonra 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.