Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/2754 E. 2018/10214 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2754
KARAR NO : 2018/10214
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilip 03.08.2009 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının, denetim süresi içinde suç işlediğinden bahisle açıklanmasına dair hükme yönelik sanık müdafınin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1- Sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemiş olması halinde 5271 sayılı CMK’nin 231/11.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verilebilmesi için deneme süresi içinde işlenen kasıtlı suç nedeniyle mahkumiyet hükmü verilip bu kararın da kesinleşmiş olması gerekmekte olup; sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde işlediği ve hükmün açıklanmasına neden Seferihisar Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/208 esas, 2014/268 karar ve 16/04/2014 tarihli ilamıyla 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 29/1 ve 62/1. maddeleri uygulanarak 2 ay 15 gün hapis cezasının açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği ve bu halde deneme süresi içerisinde kesinleşmiş bir mahkumiyeti gerektirir suç işlendiğinden bahsedilemeyeceği cihetle mahkemenin 27/03/2009 günlü hükmünün açıklanamayacağının gözetilmemesi,
2- Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 18.11.2014 gün ve 2013/830 Esas, 2014/502 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere CMK’nin 231/11. maddesine göre hükmün açıklanmasına dair kararda; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141/3, CMK’nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanıkların eylemlerinin ve yüklenen suçların unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği; somut olayda sanığın sabit kabul edilen fiilinin ne şekilde sübut bulduğu ve belirtilip buna dayanak olan deliller gösterilip tartışılmadan yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.