YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2248
KARAR NO : 2017/4265
KARAR TARİHİ : 07.06.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık … hakkında 2005, 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan açılan kamu davasında, sanığın savunmasında şirketin 2004, 2005 yıllarında kurulduğunu, kuruluşunda askerde olduğunu, yalnızca şirket kurulumu için vekalet verdiğini, konu ile alakası olmadığını belirtmesi, vergi suçu raporunda ise …’un tanıdığı kişilerle gayrı faal veya zor durumda olan şirketleri devralıp sahte fatura ticareti yaptıklarının tespit edilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, suça konu faturaları kullananların tespiti ile sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları ve sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, sanığın işletmenin faaliyetleriyle ilgili beyanname, işletmeye ait bir belge düzenleyip düzenlemediğinin araştırılması, suça konu faturalar ile vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asıllarındaki imza ve yazıların sanığa ve…’a aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sahte fatura düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ”Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır” şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, sanığın düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örnekleri ile… Mobilya…Ltd. Şti. hakkında düzenlenen 2005, 2006 takvim yıllarına ait vergi tekniği raporları ve yoklama tutanaklarının dosya içerisinde bulunmaması karşısında; sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin düzenlenen son fatura tarihi olduğu, 2005 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan sahte faturanın dava zamanaşımı yönünden de önemli olduğu nazara alınarak, suça konu fatura aslı ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, …Mobilya…Ltd. Şti. hakkında 2005, 2006 takvim yılları için düzenlenen vergi tekniği raporu ve yoklama tutanaklarının temin edilip denetime olanak sağlayacak şekilde dosya arasında bulundurulmasından sonra toplanan delillere göre sanığın hukuki durumunun ve her takvim yılı için zincirleme suçla ilgili TCK’nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi yerine eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.