Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/1855 E. 2020/7806 K. 24.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1855
KARAR NO : 2020/7806
KARAR TARİHİ : 24.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter, belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığında defter, belge gizleme suçu yönünden “2008” şeklinde yanlış gösterilen suç tarihinin “01.10.2013” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
1-Defter, belge gizleme suçu yönünden verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
Defter ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için varlığı noter tasdik kayıtları veya belge basım formu gibi bilgilerle sabit olan defter ve belgelerin, saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen “vergi incelemesi için” yetkili memura ibraz edilmemesinin gerektiği; tebliğ alındısında belirtilen ancak dosya içinde bulunmayan 10/09/2013 gün ve AGB-A-739/103-52 sayılı “defter ve belge isteme yazısının” aslının veya onaylı örneğinin getirtilip incelenerek (dosya içinde 10/09/2013 gün ve AGB-A-739/102-51 sayılı “defter ve belge isteme yazısının” bulunmaktadır) sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm verilmesi yasaya aykırı,
Kabule göre de; Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesine gelince;
… İnş.Taah…Ltd. Şti yetkilisi olan sanığın 2008 takvim yılında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açıyla kamu davasında sanığın suçlamaları kabul etmediği, kendisinin yetkili olduğu dönemde kesinlikle mal ve hizmet karşılığı olmayan sahte faturalar düzenlenmediğini savunduğu anlaşılmakla gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından,
a)Sanıktan ilgili yıllarda fatura aldığı tespit edilerek haklarında karşıt inceleme raporu bulunan şirket yetkilileri hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
b) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
aa) Mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; faturaları kullananlara ait yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi,
bb) Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ile kullanan şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması yasaya aykırı
Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
24.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.