Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/15884 E. 2018/9043 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/15884
KARAR NO : 2018/9043
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar …, …, … ve … hakkında: Beraat
Diğer sanıklar hakkında: Mahkumiyet

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08.11.2017 tarih, 11/2017/33784 sayılı tebliğnamesinde, suç tarihi 2012 yılı olarak belirtilmiş ise de, dosya kapsamına göre suç tarihi müşteki …’in evlenme akdinin sahte olarak düzenlendiği 28.12.2002 tarihi olduğundan, tebliğnamedeki suç tarihinin 2012 yılı olduğuna dair görüşe iştirak edilmemiştir.
I. Sanıklar …, …, … ve … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan Maliye Bakanlığı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sahtecilik suçlarında suçtan zarar gören, suçun maddi unsurunun hedef aldığı kişi olup, sanıklara yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçundan doğrudan zarar görmeyen Maliye Bakanlığının davaya katılma hakkı bulunmadığı gibi, usulsüz olarak verilen katılma kararının da hükmü temyiz yetkisi vermeyeceği cihetle, Maliye Bakanlığı vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II. Sanıklar …, …, … ve … hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK’nin 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, bozma ilamından sonra soruşturma izni için durma kararının verildiği 09.03.2016 ile soruşturma izninin kesinleştiği 26.10.2016 tarihleri arasındaki sürede CMK’nin 223/8. maddesi gereğince durduğu gözetilerek, dava zamanaşımının, sanık … yönünden son eylem olan müşteki …’in evlenme akdinin yapıldığı 28.12.2002 tarihinden, sanıklar …, … ve … yönünden son eylem olan müşteki …’in evlenme akdinin yapıldığı 18.12.2002 tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zaman aşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nin 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 13.11.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.