Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/15 E. 2018/10801 K. 24.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/15
KARAR NO : 2018/10801
KARAR TARİHİ : 24.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanığın suça konu nüfus cüzdanını, sahte nüfus cüzdanı talep belgesine istinaden nüfus müdürlüğünden temin ettiğinin anlaşılması karşısında, resmi belgede sahtecilik suçunun zincirleme olarak işlendiği dikkate alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 43. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; sanık hakkında tekerrüre esas alınan Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 18.09.2014 tarihli 2014/122 Esas ve 2014/113 Karar sayılı ilamındaki mahkûmiyetin, 5237 sayılı TCK’nin 155/1. maddesinde yazılı güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’u ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nin 155/1. maddesinde tanımı yapılan güveni kötüye kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK’nin 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip, hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK’nin 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi‘nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin bulunmadığı ve azaltıcı sebebin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 24.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.