Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/14106 E. 2021/4655 K. 01.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/14106
KARAR NO : 2021/4655
KARAR TARİHİ : 01.06.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

I- Sanıklar …, …, …, …, …, …, … ve … hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanıklara yüklenen “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçundan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Maliye Bakanlığı adına hazine vekili tarafından yapılan temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Sanık … hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen beraat hükümleri ile sanık … hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik katılan vekili ile sanık … müdafıinin temyiz talebinin incelenmesi:

5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarının sanık … tarafından işlendiğinin sabit olmadığının dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek Mahkemece kabul ve takdir kılındığı; sanık … hakkındaki yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık … müdafii ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan hükümlerin ONANMASINA,
III- Sanıklar … ve … hakkında 2008 takvim yılında, sanıklar … ve … hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında, sanıklar …, … ve … hakkında 2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanıklar …, …, …, …, …, … ve …’a yüklenen 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun, yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının suç tarihinden; sanıklar … ve … hakkında 2009 takvim yılında, sanıklar …, … ve … hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçunun, yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanıkların sorgularının yapıldığı 26.03.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında açılan kamu davalarının, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,

IV- Sanık … hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında, sanık … hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen beraat hükümleri ile sanıklar …, … ve … hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik katılan vekili, sanık … müdafii ve sanıklar … ile … müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
1- Sanık …’ın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 19.03.2018 tarihinde vefat ettiği belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davalarının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
2- Hükmün gerekçe bölümünde; sanık …’m 2010 takvim yılında sahte belge düzenlediğine dair mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatine karar verildiği belirtildiği halde, hüküm kısmında aynı eylem nedeniyle mahkumiyetine hükmolunması suretiyle hükmün karıştırılması,
3- Sanık … hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; … Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı’nın 03.07.2012 tarihli, 2012-A-2094/1 sayılı vergi tekniği raporuna CD ortamına aktarılarak eklenen fatura dökümlerinin incelenmesinde, gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı tespit edilip, haklarında daha önce vergi tekniği raporu hazırlanan mükellefler ile faturaları taklit edilen mükellefler adına düzenlenmiş, 2009 takvim yılına ilişkin faturaların ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, sanığa yüklenen 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun tüm unsurları itibariyle oluştuğu gözetilerek sanığın mahkumiyeti yerine beraatine hükmolunması,
4- Sanık … hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; 25.08.2010 tarihinde sanığın ev adresinde yapılan aramada, aralarında haklarında daha önce gerçek bir ticari faaliyetlerinin bulunmadığına dair vergi suçu raporu hazırlanan mükelleflerin de bulunduğu farklı mükelleflere ait, 2009 ve 2010 yılına ilişkin faturaların ele geçirildiği anlaşılmakla, öncelikle … Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığının 03.07.2012 tarihli, 2012-A-2094/1 sayılı vergi tekniği raporuna CD ortamına aktarılarak eklenen fatura dökümleri incelenerek, 2010 yılına ait faturaların belirlenmesi, suç konusu faturaları düzenleyen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde, getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; suç konusu faturaları kullanan şirketlerin yetkilileri veya mükellefler tanık olarak dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının, faturaların verilip alınmasına sanığın iştirakinin olup olmadığının sorulması, suç konusu faturalar sanığa gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kabul etmediği takdirde yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması; sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanık … müdafii ve sanıklar … ile … müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca, sanık … yönünden sair hususları incelenmeden hükümlerin BOZULMASINA, 01.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.