Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/1401 E. 2019/3386 K. 02.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1401
KARAR NO : 2019/3386
KARAR TARİHİ : 02.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanıklar … ve … haklarında sahte fatura düzenlemek suçundan; beraat

Sanık … hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan da dava açılmış olmasına rağmen hüküm kurulmamış ise de, Mahkeme tarafından ayrıca hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
A) Sanık … hakkında “2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarına ilişkin, sanıklar … ve … hakkında “2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçuna ilişkin kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanıklara yüklenen suçların gerektirdiği cezasının üst sınırına göre, …… sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen uzatılmış dava zamanaşımının, en aleyhe kabulle 31.12.2005 ve 31.12.2006 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz talebi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin …… sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
B) Sanık … hakkında “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçuna ilişkin kurulan hükme yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekilinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
1. Aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi hâlinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK’nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden TCK’nin 53/3. maddesi uyarınca hak yoksunluğu uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA,
C) Sanıklar … ve … hakkında “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçuna, sanık … hakkında “2007 ve 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçlarına ilişkin kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin; sanık … hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçuna ilişkin kurulan hükme yönelik katılan vekili ve sanığın temyiz taleplerinin incelenmesi:
1. Sanıklar … ve … hakkında “2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarını, sanık … hakkında “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
a) 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte olduğu iddia olunan faturaların asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin ve sanıkların ortağı oldukları …… Temizlik Malzemeler … Limited Şirketi’nin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Başkanlıklarından sorulmak suretiyle, getirtilip sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söylemleri hâlinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
b) Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması veya faturaların asıllarının temin edilememesi hâlinde ise;
aa) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerden, her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda kişinin, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
bb) Öekin Temizlik Malzemeler … Limited Şirketi’ne ait banka hesapları ile 2007 ve 2008 yıllarında bu hesaplara para yatıran ve hesaplardan para çeken kişilerin araştırılması; gerekirse, para yatırma ve çekme işlemine ilişkin belgelerin getirtilip, belgelerdeki imza ve yazıların sanıklara aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2. Kabule göre;
a) Dosya kapsamına göre, 2008 takvim yılına ait suça konu faturaların 08.02.2008 tarihinden sonra mı önce mi düzenlendiğine dair kesin delil bulunmaması ve suç tarihinin düzenlenen en son fatura tarihi olması karşısında; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun …… sayılı Kanun ile değişik 359/b-1. maddesinde on sekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, aynı eylemin düzenlendiği 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren …… sayılı Yasanın 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b. maddesinde ise üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü dikkate alınarak; 2008 takvim yılında düzenlenen suça konu son faturanın düzenlenme tarihinin tespit edilmesi, sonucuna göre sanık …’ın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve …… sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararı ile, …… sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanık …’ın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık …’ın temyiz talepleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, …… sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 02.04.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.