Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2017/13651 E. 2022/14110 K. 05.07.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/13651
KARAR NO : 2022/14110
KARAR TARİHİ : 05.07.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Sanık … hakkında 2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan da dava açılmasına rağmen bir hüküm kurulmadığı anlaşılmakla; Mahkemece bu suça ilişkin bir hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
A- Sanıklar … hakkında 2011, … ve … hakkında 2011,2012 ve 2013 ile … hakkında 2012 ve 2013 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davasında; sanık … savunmasında, sanıklardan … ile birlikte iş yapacaklarını ancak 2012 yılında hastalanarak iş yapamayacak duruma geldiğini, şirketin faaliyetinin olmadığını beyan etmesi; sanık …’ın … hastalanınca kar payından hakkı olanı kendisine verdiğini beyan etmesi; şirketin faturalarını kullandığı şirketler hakkında karşıt inceleme raporları getirilmeden ve araştırma yapılmadan hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1)Faturaları düzenleyen mükellef/mükellefler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi,
2)Aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise dosyaların getirtilerek incelenmesi ve ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
3)Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; faturaları düzenleyen mükellefe ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ile faturaları düzenleyen mükellefin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, faturaları düzenleyen mükellef ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, şirketin sahte fatura düzenleme faaliyetini gizlemek amacıyla sahte fatura aldığı ancak bu faturaların kullanıldığına ilişkin tespitin bulunmaması şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ve eksik araştırma ile beraat hükümleri kurulması,
B-Sanıklar … hakkında 2011, … hakkında 2011, 2012 ve 2013 ile … hakkında 2013 yılında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin; … hakkında 2011 ve 2012 ile … hakkında 2013 yılında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık … müdafi ve sanık …’un temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nin 67/2-d maddesi gereğince iştirak halinde birlikte suç işledikleri iddia olunan sanıklardan biri hakkında anılan suçtan verilen mahkumiyet hükümlerinin diğer sanıklar hakkındaki dava zamanaşımı süresini kestiği ve bu nedenle olağan dava zamanaşımının dolmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
1)Sanıklardan … hakkında 2011 yılında; … hakkında 2012 ve 2013 yıllarında; … ve … hakkında 2011, 2012 ve 2013 yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan açılan kamu davasında; Sanık …’nın savunmasında; şirketi … ile birlikte kurduklarını ancak 3-4 ay sonra cezaevine girdiğini, işlerle ilgilenmediğini beyan etmesi, Sanık …’un savunmasında … ile birlikte iş yapacaklarını ancak 2012 yılında hastalanarak zihinsel ve bedensel engelli hale geldiğini, bir kere maaş aldığını sonradan almadığını, işlerle ilgisinin bulunmadığını beyan etmesi; sanık …’ın savunmasında; şirketin müdürü olduğunu, daha sonra …’a devrettiğini, şirketin araç gereci olmadığını, ödemeleri nakit olarak yaptıklarını, sattıkları malların ödemelerini de bankadan havale yoluyla aldıklarını, sanık …’la birlikte şirketi kurduklarını, o cezaevine girince … ile ortak olduklarını, … hastalanınca işlerle kendisinin ilgilenip faturaları kendisinin imzaladığını, …’e kar payını verdiğini, şirketin sahte fatura düzenleyip kullanmadığını beyan etmesi; sanık …’un savunmasında şirketi 2012 yılının 12. Ayında devraldığını defter ve belgelerin kendisinde olduğunu, şirkete ait bir aracın bulunmadığını, 1 işçisinin olduğunu, şirketin banka hesabının olduğunu beyan etmesi, sahte fatura düzenleme suçunun failinin herkes olabileceği, şirket yetkilisi sıfatına sahip olunmasının zorunlu olmaması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından;
a)Sanıklar tarafından düzenlendiği iddia olunan ilgili takvim yıllarına ait faturaların, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükellefler ve suça konu şirketin bağlı bulunduğu vergi dairelerinden sorulmak suretiyle, getirtilip sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını bir başka kişiye ait olduğunu söylemeleri hâlinde; ismi bildirilen kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
b) Sanıkların beyanlarına göre gerektiğinde temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
c) Sanıkların şirket yetkilisi oldukları tarih itibarıyla işletmenin faaliyetine ilişkin vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asılları ile düzenlenen yoklama fişleri, tebliğ alındı belgeleri, işletme adına basılan faturaların teslimine ilişkin bilgi formları asıllarının getirtilmesi; gerekirse belgelerdeki yazı ve imzaların sanıklara aidiyetinin araştırılması,
d) Şirketin faaliyetine ilişkin beyannamelerin kim tarafından verildiğinin araştırılması, beyannamelerin muhasebeci tarafından verildiğinin anlaşılması hâlinde; söz konusu kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile duruşmaya tanık sıfatıyla çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sanıkları tanıyıp tanımadığı ve kimin talimatı ile işlem yaptığı ve şirket işlemlerini fiilen kimin takip ettiğinin sorulması,
e)Sahte fatura düzenleme suçuna konu faturaları kullanan mükellefler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirilerek, aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında “sahte fatura kullanma” suçundan kamu davaları açılıp açılmadığının araştırılması; dava açıldığının tespiti halinde, dosyaların getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya eklenmesi,
f) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sanığı tanıyıp tanımadıkları, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile beraat ve mahkumiyet hükümleri kurulması yasaya aykırı,
2)Kabule göre de;5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3) Hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafi, sanık …’un ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 05.07.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.