YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/13486
KARAR NO : 2017/4653
KARAR TARİHİ : 15.06.2017
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05.05.2017 gün ve 2017/2556 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 15.05.2017 gün ve KYB. 2017/30084 sayılı ihbarnamesi ile;
Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şüpheliler … Okul ve … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şt. ve Yeni …. İnşaat Taah. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/06/2015 tarihli ve 2014/39513 soruşturma, 2015/15064 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Bakırköy 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 30/07/2015 tarihli ve 2015/4065 değişik iş sayılı kararının “şüpheli olarak ifadesi alınan ancak Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/06/2015 tarihli ve 2014/39513 soruşturma, 2015/15064 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararında şüpheli … hakkında herhangi bir karar verilmemesinde isabet görülmemiş ise de, dava zamanaşımı süresinde hakkında karar verilebileceği nazara alınarak yapılan incelemede,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu dikkate alınarak,
Somut olayda suça konu belgenin sahte olduğu ileri sürülmesine rağmen, müşteki …ten alınan imzalar ile şüpheli … Okul’dan temin edilecek imzaların karşılaştırılması neticesinde alınacak bilirkişi raporu sonucuna göre bir karara varılması gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı olarak kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Kanun yararına bozma isteminin kapsamının nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarına yönelik olması karşısında; 27.01.2017 tarih ve 29961 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun işbölümüne ilişkin 20.01.2017 tarih ve 2017/1 sayılı kararı ile Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesi’ne ait olduğu anlaşıldığından Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli Daireye gönderilmesine, 15.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.