Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/6656 E. 2019/256 K. 10.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/6656
KARAR NO : 2019/256
KARAR TARİHİ : 10.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmemek
HÜKÜM : Mahkumiyet

Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 tarih ve 346-25 sayılı kararında açıklandığı üzere, kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibarıyla karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm niteliğinde olmadığı; suç tarihi itibarıyla sanığın kasten işlediği suçtan dolayı kesinleşmiş mahkûmiyet hükmünün bulunmadığı; 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasına eklenen 2. cümle hükmünün suç tarihinden sonra yürürlüğe girdiği gözetilmeden; sanık hakkında daha önce de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olup bu nedenle şartları oluşmadığı şeklindeki yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmişse de; sanığın suç işlemekten çekineceğine dair kanaat oluşmadığından cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmiş olması nedeniyle bu husus bozma nedeni yapılmamış; Mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken zararın giderilmemiş olmasının karara gerekçe yapılmaması nedeniyle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Toplanan deliller gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak; sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Başkan Vekili …’nın karşı oyu ve oy çokluğuyla 10.01.2019 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

Defter ve belgeleri gizleme suçundan sanık … hakkında, temel ceza 18 ay hapis olarak belirlenmiş; “duruşmalardaki iyi hali ve olayı anlatış şekli” takdiri indirim nedeni kabul edilerek TCK’nin 62. maddesi uygulanmış ve sonuç olarak 15 ay hapis cezasına hükmolunmuştur. “Daha önce de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olup şartları bulunmadığından” şeklindeki gerekçe ile “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” ve “ileride bir daha suç işlemekten çekineceğine dair kanaat oluşmadığından” biçimindeki gerekçe ile de “cezasının ertelenmesine yer olmadığına” karar verilmiştir.
Sanık hakkında daha önce başka bir suç nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasına 6545 sayılı Kanun’la ikinci cümle olarak eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” hükmünün, suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe girmesi nedeniyle sanık hakkında uygulanması mümkün değildir.
Sanığın, hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ya da cezasının ertelenmesine engel oluşturacak adli sicil kaydı bulunmamaktadır.
“Duruşmadaki iyi hali ve olayı anlatış şekli” nedeniyle hakkında takdiri indirim uygulanan, engel adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında; “daha önce de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olup şartları bulunmadığından” şeklindeki gerekçe ile “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına”, somut nedenleri gösterilmeden ve TCK’nin 62. maddesinin uygulanması nedeniyle çelişecek şekilde “ileride bir daha suç işlemekten çekineceğine dair kanaat oluşmadığından” biçimindeki soyut gerekçe ile de “cezasının ertelenmesine yer olmadığına” karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Açıkladığım nedenlerle, sanık hakkındaki hükmün bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan, çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum. 10.01.2019