Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/6300 E. 2019/602 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/6300
KARAR NO : 2019/602
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmeme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Hakkında 2008 takvim yılına ait defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında tebligatın eşine yapıldığını, defter ve belgeleri muhasebecisinde bulamadığını ve vergi mahkemesine de sunamadığını, sanık müdafii de temyiz dilekçesinde tebliğ tarihinde sanığın eşinden boşanma kararı aldığını ve farklı bir adreste ikamet ettiğini belirterek tebliğin usulsüz olduğunu belirtmiş ise de, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 23.11.1999 gün ve 1999/11-273/288 sayılı içtihadında da açıklandığı üzere defter ve belgelerin çalındığı-kaybolduğu-bulunmadığı ileri sürülerek ibrazından kaçınılması halinde VUK’nin 139. maddesinde yazılı hususlarla usulüne uygun tebligatın aranmayacağının belirtilmesi ve defter belge saklama yükümlülüğünün de sanığa ait olması karşısında, tüm unsurlarıyla oluşan defter ve belge ibraz etmeme suçundan sanığın mahkumiyetine karar veren mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak olunmamıştır.
Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunda, suç tarihinin ibraz için verilen yasal sürenin bitimini izleyen tarih olduğu dikkate alındığında, gerekçeli karar başlığına “2013” olarak eksik yazılan suç tarihinin “04.03.2013” olarak, kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısımlarında “213 sayılı VUK’nin 259/2” şeklinde sehven yazıldığı anlaşılan uygulama maddesinin “213 sayılı VUK’nin 359/a-2” olarak mahallinde düzeltilmeleri ve 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı nedenin bulunmadığı, azaltıcı sebeplerin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.