Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/6057 E. 2019/5912 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/6057
KARAR NO : 2019/5912
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet

A) Ostim Vergi Dairesi Müdürlüğünün … numaralı mükellefi …. Müş. Mak. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin yetkilisi olan sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın savunmasında 2007 yılı Kasım ayında şirket ile ilişiğini kestiğini, 2008 yılı içerisinde şirkete ait fatura düzenlemediğini savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması için;
1- Sanık tarafından düzenlendiği iddia edilen faturaların mükellefiyetin bağlı bulunduğu vergi dairesinden ve kullananlardan araştırılarak temin edilmesi,
2- Faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını beyan etmesi halinde yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
3- Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a) Faturaları kullandığı tespit edilen firma yetkilileri hakkında 2008 yılında sahte fatura kullanma suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
b) Faturaları kullanan firma yetkililerinin CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmeleri; sözü edilen faturaları hangi ticari ilişkiye dayanarak kimden aldığının, sanığı tanıyıp tanımadığının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
B) Kabule göre de;
Hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz talepleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 03.07.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.