Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/5666 E. 2019/5109 K. 28.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/5666
KARAR NO : 2019/5109
KARAR TARİHİ : 28.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan duruşmaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1) … sayılı CMK’nin … sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, bir tehlike suçu olan defter ve gizleme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı gibi adli sicil kaydına göre engel mahkûmiyeti olmayıp, hakkında takdiri indirim maddesi uygulanarak cezası ertelenen sanık hakkında, “zararın giderilmediği” şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2) Kayseri Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı’nın 17/04/2012 tarih ve … sayılı defter belge isteme yazısının aslının ya da onaylı örneği ile yazının sanığa tebliğ edildiğini gösteren tebliğ alındısının dosyada bulunması gerektiğinin gözetilmemesi,
3) Defter ve belge isteme yazısının 18.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği ve ibraz için 15 günlük süre verildiği, bu nedenle suç tarihinin “04/05/2012” olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “15/05/2012” şeklinde yanlış gösterilmesi,
4) Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, … sayılı TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, sanığın kendi alt soyu üzerindeki yetkileri açısından uygulanamayacağının gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı … sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken … sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/05/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.