YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/5643
KARAR NO : 2017/2967
KARAR TARİHİ : 19.04.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Defter ve belge ibraz etmemek suçundan: Beraat Sahte fatura kullanmak suçundan: Mahkumiyet
I)Katılan vekilinin, “defter ve belge gizlemek” suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen suçun yasal unsurları oluşmadığından beraati gerektiği mahkemece dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
II)Katılan vekili ile sanık müdafiinin, “sahte fatura kullanmak” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince;
1-Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.12.2009 gün ve 2009/58130 Esas sayılı iddianamesi ile “sahte fatura düzenlemek” suçundan kamu davası açıldığı, “sahte fatura kullanmak” ve “sahte fatura düzenlemek” suçları, birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olup biri diğerinin unsuru olmadığı gibi vergi tekniği raporu, vergi suçu raporu ile dava şartı olan “mütalaa” yazısının “sahte fatura kullanmak” suçu ile ilgili olduğu gözetilmeden, vergi incelemesine konu yapılmayıp, dava şartı olan “mütalaa” verilmeyen “sahte fatura düzenlemek” suçundan açılan davaya devamla dava açılmayan suçtan hüküm kurulması, 2-Kabule göre de;
a)Sanık hakkında 2004, 2007 ve 2009 takvim yıllarında 213 sayılı Yasaya aykırılıktan kamu davası açıldığı, her takvim yılında kendi içerisinde “teselsül eden” sahte fatura düzenlemek veya kullanmak suçlarının birbirlerinden bağımsız ve ayrı suçları teşkil edeceği ve buna göre zamanaşımı hususu da gözetilerek; sanık hakkında her takvim yılı için ayrı ayrı hüküm tesisi yerine hangi takvim yılından hüküm kurulduğu da belirtilmeksizin tek suçtancezatayini,
b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.04.2017 gününde oybirliğiyle kararverildi.