Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/5259 E. 2017/2888 K. 17.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/5259
KARAR NO : 2017/2888
KARAR TARİHİ : 17.04.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanıklardan … hakkında Demirköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetim kurulu üyesi olması sıfatıyla aynı zamanda “2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak” suçundan açılan kamu davasına ilişkin hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, mahkemesince bu suçla ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklardan …, …, …, … ve … müdafiileri, sanık … ile Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1-Sanıklardan …, …, …, …, …, … ve … hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek”, sanıklar … ile … hakkında da “2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak“ suçlarını işlediklerinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanıkların tamamının bahse konu faturaların gerçek bir hizmet satışı neticesinde düzenlendiğini savunmaları, sanıklardan …’ün savunmasında aralarındaki vekalet ilişkisine istinaden faturaların … tarafından tanzim edildiğini beyan etmesi, sanık …’in ise faturaların o dönem ortaklık ilişkisi içerisinde bulunduğu …tarafından düzenlendiğini beyan etmesi, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında, suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ”Bu Kanun’a göre kullanılan veya bu Kanun’un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır” şeklindeki düzenlemeye göre de, faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, dosya içerisinde herhangi bir fatura aslı yada onaylı suretinin bulunmadığı, buna karşılık suça konu faturaların Adli Emanetin 2010/44 sırasında muhafaza edildiğinin belirlenmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından; suça konu faturalardan her takvim yılı için kanaat oluşturacak kadar asılları veya onaylı suretleri dosya içerisine konulup duruşmada incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, mahkemece 15/05/2012 tarihli duruşmada alınan “5” nolu ara kararı ile Demirköy Orman İşletme Müdürlüğüne müzekkere yazılarak talep edilen ve dosya arasına getirtilen 2005 takvim yılına ait müdürlük ile Demirköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi arasında gerçekleşen ağaç kesim, yükleme, sürütme, istifleme ve nakliye işlemlerini gösterir belgeler ile suça konu faturalar üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanıklar … ve …’in ifadelerinde isimleri geçen … ile …’in tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması, …’ten bahse konu vekaletnameyi ibraz etmesinin istenilmesi ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklardan …, …, …, … ve … müdafiileri, sanık … ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.