Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/4938 E. 2019/212 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/4938
KARAR NO : 2019/212
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından mütalaa verilmesine rağmen dava açılmadığı anlaşıldığından; bu suçlardan dolayı Cumhuriyet Başsavcılığınca ayrıca işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddia ve kabul edilen olayda; sanığın, …,…. kişilerin iş vaadi ile kendisini notere götürüp belge imzalattıklarını, adına şirket kurulduğundan haberdar olmadığını ve sahte fatura düzenlemediğini savunması nedeniyle, maddî gerçeğin ve suçun unsurlarının tespiti için;
1- Sanık tarafından düzenlendiği iddia edilen faturaların getirtilmesi, sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi halinde; faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
2- Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a)Sanığın savunmasında belirttiği …,…. isimli kişilerin araştırılıp, tespit edilmeleri halinde, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; faturalardaki yazı ve imzaların onlara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
b)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
3-Kabule göre de; hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 09.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.