Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/372 E. 2018/1663 K. 22.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/372
KARAR NO : 2018/1663
KARAR TARİHİ : 22.02.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

1- Sanık … hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı ve bu nedenle atılı suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının ıeddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanık … hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
İzmir/Çandarlı Beldesin’de faailiyet gösteren … Elektrik Şirketinin yetkilisi olan sanığın iş yerinde katılanın kimlik bilgileri kullanılarak telefon hattı alındığı iddiası ile açılan davada, sözleşmenin sanığın iş yerinde düzenlendiği, imzanın katılana ait olmadığının tespit edildiği ve menfaatin sanığa ait olduğu, bu nedenle suçun sübut bulduğu gözetilerek; hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 63. maddesinin l0. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılmaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz.” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz” hükmü karşısında özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme gereğince, sanığa ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın vekilinin temyiz itirazları bu durumda yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.