YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3522
KARAR NO : 2018/3109
KARAR TARİHİ : 05.04.2018
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık hakkında 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan açılan kamu davasında, sanığın suçlamayı kabul etmemesi ve sahte fatura düzenleme suçunun oluşabilmesi için sahte faturaların 213 sayılı VUK’nun 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği, aksi takdirde ilgili Kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı, sahte olduğu iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin dosya içerisinde bulunmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle 2010 ve 2011 takvim yıllarında düzenlendiği iddia olunan sahte faturaların kanaat oluşturacak sayıda aslı ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan mükellefler hakkında karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği sorularak mevcut olması halinde karşıt inceleme raporları celbedilip, yetkilileri hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden ise, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükellef sanığın yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp faturaları kullanan şirketler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli görülmesi halinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2)Kabule ve uygulamaya göre de;
a)Sahte fatura düzenleme suçlarında her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, ancak aynı takvim yılı içerisinde farklı zamanlarda düzenlenen sahte fatura eylemlerinin bir bütün halinde zincirleme sahte fatura düzenleme suçunu oluşturacağı gözetilmeden hangi takvim yılından kurulduğu da belirtilmeksizin ve zincirleme suç hükümleri uygulanmaksızın sanık hakkında tek hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
b)5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 05.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.