Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/1781 E. 2018/9194 K. 19.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/1781
KARAR NO : 2018/9194
KARAR TARİHİ : 19.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak
HÜKÜM : Sanığın 2008, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak suçundan: Beraat; 2007, 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan: Mahkumiyet

I- Sanık hakkında “2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında düzenlenen 25.12.2013 tarih ve 2013-A-362/35 sayılı vergi suçu raporu ve eklerine göre; sanığın aynı takvim yıllarında farklı mükellefiyet kayıtları bulunan şirketlere ait faturaları sahte olarak düzenlenmek şeklinde gerçekleşen eylemlerinin, birbirinden bağımsız ve şirket/mükellefiyet sayısınca suç oluşturacağı gözetilmeden, her bir takvim yılı için zincirleme biçimde işlenmiş tek suç olarak kabul edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında “2008-2009-2010-2011“ olarak eksik gösterilen suç tarihlerinin, dosya içerisinde mevcut faturalara göre 2008 takvim yılı için “31.12.2008“, 2009 takvim yılı için “29.12.2009“, 2010 takvim yılı için “15.10.2010“, 2011 takvim yılı için “07.11.2011“ olarak mahallinde düzeltilmesi ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçların sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezayı artıran ve azaltan nedenlerin nitelik ve dereceleri takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II- Sanık hakkında “2007 takvim yılında sahte fatura düzenlemek“ suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin, “2008, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak“ suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
1- “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçundan verilen beraat hükmü yönünden; sanığın savunmasında suçlamayı kabul etmemesine karşın, sanık hakkında düzenlenen 25.12.2013 tarih ve 2013-A-362/35 sayılı vergi suçu raporu ve eklerine göre, sanığın yetkilisi olduğu … Mak. Metal İnş. Peyzaj Oto. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti.’nin, 25.04.2008-29.04.2008 tarihleri arasında KDV hariç 325.150,00 TL tutarında faturayı, sahte belge düzenlediği aynı vergi suçu raporu ile tespit edilmiş olan ve sanığın da ortakları arasında bulunduğu … Medikal Ltd.Şti.’den alarak kullandığının belirlendiği, sanığın yetkilisi ya da ortağı olduğu diğer firmalar yönünden sahte fatura düzenleyicisi olmasının ayrı bir suç olan sahte fatura kullanma suçunun oluşumuna etkisinin bulunmayacağı anlaşılmakla, sanığın bu suçtan da mahkumiyeti yerine, “sahte fatura düzenleme fiilini gizlemek amacıyla alış faturaları temin ettiği“ şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında beraat hükmü kurulması,
2- “2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura kullanma“ suçlarından verilen beraat hükümleri yönünden; sanığın yetkilisi olduğu … Araç Üstü Ekipmanlar Mak. Metal İnş. Oto. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti.’nin 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte belge düzenlediği vergi suçu raporları ile tespit edilmiş olan mükelleflerden aldığı sahte faturaları kullandığı iddasıyla açılan kamu davasında; sahte fatura düzenleyicisi olduğu belirlenen şirketler hakkında düzenlenen vergi suçu raporlarının birer suretinin dosyaya getirtilmesi, faturaları düzenleyen şirket yetkilileri hakkındaki dava açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde bu dosyaların dava dosyasına intikali sağlanarak ayrıntılı özetlerinin tutanağa geçirilmesi ve bu davayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin alınarak dosyaya konulmasından sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
3- “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden; sanığın, …-… isimli şahsi mükellefiyet nezdinde 2007 takvim yılında 7 farklı mükellefe 78 adet belge karşılığında 3.695.003,00 TL tutarında sahte fatura düzenlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanık müdafiinin 16.09.2014 tarihli savunma ve bila tarihli gerekçeli temyiz dilekçesinde, müvekkilinin bu ortaklıkla ve düzenlenen faturalarla ilgisinin bulunmadığını beyan etmesi, bahse konu şahsi mükellefiyetin … isimli kişi üzerine kayıtlı olup, sanığın bu işyerinde ortak ya da yetkili sıfatının bulunmaması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; …‘in duruşmaya celbi ile CMK‘nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra suça konu faturaların kim tarafından düzenlendiği hususunda tanık sıfatıyla beyanına başvurulması; faturaları kendisinin düzenlemediğini söylemesi halinde, dosya içerisinde mevcut faturalar üzerindeki yazı ve imzaların sanığa ya da …‘e ait olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması; suça konu faturaların sanık ya da …‘in eli ürünü olmadığının tespit edilmesi halinde ise, faturaları kullanan şirket yetkililerinin belirlenmesi ile tanık sıfatıyla beyanları alınarak, faturaları kimden hangi hukuki ilişkiye dayanarak edindikleri, sanık ve …‘i tanıyıp tanımadıklarının sorulmasından sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
4- Kabule göre de; mahkumiyet hükmü yönünden, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.