Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/1778 E. 2018/9183 K. 19.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/1778
KARAR NO : 2018/9183
KARAR TARİHİ : 19.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-… Organizasyon İşletme İnş. Turz. Tic. Ltd. Şti.‘nin ortakları olan sanıkların “2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçlarını işlediklerinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanıklardan …‘nin, sanık …‘ı tanımadığını, bahse konu şirketle ilgisinin bulunmadığını, hayatında hiç fatura düzenlemediğini, sanık …‘ın ise sanık …‘yi tanıdığını, kendisini … isimli kişiyle tanıştırdığını,…‘ın fabrikasında bekçi olarak işe alınacağını düşünerek bir takım belgeler imzaladığını, o belgelerle üzerine şirket kurulduğunu beyan ederek suçlamaları kabul etmemeleri karşısında, suç ve cezada şahsilik ilkesi gereğince suçun gerçek failinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sanık …‘ın savunmasında ismi geçen …‘ın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile duruşmaya celbi, CMK‘nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak sanık …‘ın savunması doğrultusunda tanık sıfatıyla beyanına başvurulması, suça konu fatura asılları temin edilerek faturalar ile vergi dairesine sanıklar adına ibraz edilen diğer belgelerdeki imza ve yazıların sanıklara veya …‘a aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, belgeler üzerindeki imza ve yazıların sanıklara ya da …‘a ait olmaması halinde, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri tespit edilerek, faturaları kimden, hangi hukuki ilişkiye dayanak aldıkları, sanıkları tanıyıp tanımadıkları hususlarında ayrıntılı olarak tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmasından sonra 213 sayılı Yasanın 360. maddesindeki iştirak hükümleri de gözetilerek sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.