Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2016/12120 E. 2018/10027 K. 06.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/12120
KARAR NO : 2018/10027
KARAR TARİHİ : 06.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı yasaya muhalefet
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın kovuşturmada alınan savunmasında faturalar ile ilgili bilgisinin olmadığını, vergi dairesinden çağırdıklarında faturalardan haberinin olduğunu, muhasebe işleriyle ilgilenen …’ın bu işleri takip ettiğini ve bu işi yaptığını belirtmesi, vergi müfettişine verdiği 22.07.2013 tarihli ifadesinde ise rapora konu olan faturalardaki mal ve hizmetleri gerçekten aldıklarını, ödemeleri çek düzenleyerek veya cirolayarak yaptıklarını, şirkette resmi olarak ortak olmayan sigortalı işçi olarak çalışan …. ile gerçekte ortaklığının olduğunu, bu kişinin aynı anda şirketin muhasebe işlerini hallettiğini, fatura bedellerine dair düzenlenen çekleri tahsil eden kişilerin ….’ın tanıdığı kişiler olduğunu, ….’in kendisi adına çek alıp piyasayı dolandırdığını, bu kişi tarafından kullanıldığını beyan etmesi, 22.07.2013 tarih 2012-A-1312/12 sayılı Vergi İnceleme Raporunda kullanılan sahte fatura tutarının toplam satışlar içindeki maliyet oranının %82 olduğunun, bu durumun mükellefin alışlarının yarısından fazlasını sahte belge ile belgelendirdiğini gösterdiğinin, sahte fatura düzenleyen firmalardan almış olduğu faturalara ilişkin muvazaalı çek düzenleyip bu çekleri tanıdıkları vasıtası ile tahsil ettirdiği yönünde tespitin yapılmış olmasının mükellefin sahte fatura kullanma fiilini bilerek yapmış olduğunu gösterdiğinin belirtilmesi, söz konusu rapordan ve vergi dairelerinin cevabi yazıları ile suça konu faturaları düzenleyen kişi/şirketler hakkında sahte fatura düzenlemekten vergi raporlarının düzenlendiğinin ve bu kişilerin bir kısmı hakkında dava açıldığının anlaşılması karşısında; sahte fatura kullanma suçunun herkes tarafından işlenemeyeceği, suçun faillerinin ancak mükellef, vergi sorumlusu, tüzel kişilerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin idarecileri veya bunların temsilcilerinin olabileceği ve bu suça genel hükümlere göre iştirak edilebileceği hususları da gözetilerek, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sanığın kullandığı faturaları düzenleyen şirketler hakkında düzenlenen vergi raporlarının eksiksiz olarak dosya arasına alınması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura düzenlemekten dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, suça konu faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişiler de dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak düzenledikleri ve kime verdiklerinin sorulması, sanığın savunması ve vergi inceleme raporundaki tespitler nedeniyle…’ın açık kimlik ve adres bilgilerinin araştırılarak tanık sıfatıyla dinlenilmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Suça konu faturaların katma değer vergisi indiriminde kullanılmış olmaları nedeniyle “25.12.2008” olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığına “01.05.2009” şeklinde yanlış yazılması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.