Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/833 E. 2015/31108 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/833
KARAR NO : 2015/31108
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2015/19510
MAHKEMESİ : Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2012
NUMARASI : 2007/272 (E) ve 2012/11 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık

I- Katılan vekilinin; sanıklar E.. P.., R.. Ü.., M.. Ş.., N.. F.. Ç.., A.. K.., İ.. Ş.., H.. A.., Z.. A.., B.. G.., Ş.. K.., G.. M.., E.. Ş.., R.. Ş.., P.. T.., S.. A.., Y.. D.., Ö.. M.., M.. Y.., A.. A.., B.. K.. ve A.. T.. K.. hakkında verilen beraat ve düşme kararlarına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Katılan vekilinin yokluğunda verilip 07.05.2012 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü yasal süresi geçtikten sonra 08.06.2012 tarihli dilekçeyle temyiz ettiği anlaşıldığından vaki temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca istem gibi
REDDİNE,
II- Sanıklar E.. Ş.. ile Y.. D.. hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık, sanıklar M.. Ş.. , M.. K.., R.. Ş.., B.. U.., Ş.. K.. hakkında sahtecilik, sanıklar B.. K.. ile A.. K.. hakkında sahtecilik ve B.. G.. ile A.. U..’un dolandırıcılık eylemlerine iştirak suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların gerçeğe aykırı işe giriş bildirgesi düzenleyerek/düzenlettirerek sağlık karnesi almaktan ibaret eylemlerinde suça konu işe giriş bildirgesi ve sağlık karnelerinin suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 345 ve 350. maddeleri
kapsamındaki belgelerden olduğu cihetle; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen sahtecilik ve dolandırıclık suçlarının yasada gerektirdiği cezalarının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/l.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
III- Sanık Ş.. K.. hakkında dolandırıcılık suçu ile sanıklar B.. K.. ve A.. K.. hakkında Ş.. K.., P.. T..’ın dolandırıcılığına iştirak suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
1- Ş.. K.. ile ilgili olarak; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2013/140 sayılı kararında belirtildiği üzere “ failin aynı mağdura karşı değişik zamanlarda birden fazla dolandırıcılık suçunu işlemesi ve bu eylemlerini aynı suç işleme kararı altında gerçekleştirmesi
durumunda ancak zincirleme suç hükümleri uygulanabilir. Fail ile dolandırıcılık suçunun mağduru arasında devam eden ilişkide birden fazla haksız yarar sağlanması dolandırıcılık suçunun birden fazla işlendiği anlamına gelmemektedir. Failin aynı hileli davranışlarla ya da önceki davranışların devamı niteliğinde olan ancak tek başına dolandırıcılık suçunun oluşumuna yetmeyen fiillerle mağdurdan birden fazla haksız yarar elde etmesi durumunda fail tek bir dolandırıcılık suçundan cezalandırılacak ve zincirleme suç hükümleri uygulanmayacaktır”. Somut olayda sanığın sahte işe giriş bildirgesi ile sigortalı olarak gösterildiği ve bu sigortalı sürelerinden faydalanarak emekli olması ve maaş almaya devam etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde, sanığın tek bir dolandırıcılık eyleminden yarar elde etmeye devam etmesi söz konusu olduğu ve zincirleme hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden TCK’nun 43/1 maddesi uygulanarak fazla ceza tayini;
2- Sanıklar B.. K.. ve A.. K.. hakkında Ş.. K.. ve P.. T..’ın dolandırıcılık eylemlerine iştirak suçlarından ayrı ayrı kurulan hükümlerle ilgili olarak; sanıkların kısa aralıklarla aynı kuruma karşı birden fazla kişiyi sigortalı göstermek suretiyle zincirleme şekilde tek
dolandırıcılık suçunu işledikleri gözetilmeden her bir kişi hakkındaki eylemleri ayrı ayrı suç kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca
BOZULMASINA, 19.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.