YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/769
KARAR NO : 2015/30805
KARAR TARİHİ : 11.11.2015
Tebliğname No : 11 – 2014/280916
MAHKEMESİ : Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2013/327 (E) ve 2014/157 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Katılan S.. Ş..’ün, kadın doğum uzmanı sanık M.. Ö.. tarafından 29.06.2004 tarihinde sezeryan ile doğum yaptırıldığı, S.’in rahatsızlıklarının devam etmesi üzerine 21.10.2004 tarihinde sanık M. tarafından ameliyata alındığı, genel cerrah olan sanıklar K.. A.. ve S.. S..’ın katılımıyla ameliyata devam edildiği ve ilk ameliyat sırasında katılanın karnında unutulmuş olan gazlı bezin çıkarıldığı, ancak adı geçen sanıklar tarafından bu durumun ameliyat ve tedavi evraklarına yansıtılmadığı olayda mahkemece sanıkların eyleminin kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu oluşturacağına dair kabulünde bir isavetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki suç vasfına yönelen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar K.. A.. ve S. S. müdafileri ile sanık M.. Ö..’in yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesi uyarınca suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı Yasa ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe Yasanın belirlenmesi gerektiği ve temel cezanın alt sınırdan tayini durumunda 765 sayılı TCK’nun 339/1 ve 5237 sayılı TCK’nun 204/2. maddeleri uyarınca hükmolunacak cezalar eşit ise de 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinde düzenlenen hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak uygulanan hak yoksunluğuna ilişkin güvenlik tedbirlerinin 765 sayılı Kanunda bulunmaması nedeniyle, 5237 sayılı TCK ile yapılacak uygulamanın aleyhe olduğu gözetilmeden ve bu konuda uygulamalı karşılaştırma da yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı olup, sanıklar K.. A.. ve S.. S.. müdafileri ile sanık M.. Ö..’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde bulunduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tamamen çıkartılarak, “5237 sayılı TCK’nun 37/1, 204/2 ve 62/1” ibareleri çıkartılıp yerlerine ise “765 sayılı TCK’nun 339/1 ve 59” ibareleri yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.