Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/6792 E. 2015/29496 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6792
KARAR NO : 2015/29496
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2015/239133
MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2011
NUMARASI : 2011/92 (E) ve 2011/154 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Aralarında şahsi ve hukuki irtibat bulunan, Dairemizin 2013/5489 esasına kaydedilen İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/340 esas 2010/835 karar sayılı dava dosyası ile bu dosyanın birlikte incelenmesi sonunda;
Sanıklar S.. K.. ve Ö.. A.. hakkında kaçak yapıya elektrik bağlatmak amacıyla sahte yapı ruhsatı düzenleyip kullanmaları için katılanlar M.. Ş.. Ö.. ve Ş.. Ö..’a vererek resmi belgede sahtecilik suçunu iştirak halinde işlediklerinden bahisle açılan kamu davasında, sanıkların sahte yapı ruhsatı belgesini tanzim etmedikleri ve kullanmadıkları yönündeki savunmaları karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, katılanlar M.. Ş.. Ö.. ve Ş.. Ö.. hakkında aynı sahte yapı ruhsatı ile ilgili olarak İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/340 esas 2010/835 karar sayılı dosyasında resmi belgede sahtecilik suçundan yargılama yapılmış olması nedeniyle aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan iki dava dosyası birleştirilerek dört sanık yönünden suçun sübutu ile iştirak iradelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekirken ayrı ayrı yargılamaya devam edilmiş olması, G.. A..’den söz konusu sahte belgeyi kim veya kimlerin şirkete sunduğu sorulmadan, belgeleri teslim alan görevliler tanık sıfatı ile dinlenilmeden, kamera kayıtları incelenmeden karar verilmesi, her iki dosyanın birleştirilmesi sonrasında söz konusu belgedeki yazı, rakam ve imzaların tanık D.. A..’un imzası da dahil olmak üzere dört sanığa aidiyeti konusunda ayrıntılı bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinin gözetilmemesi, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu belge aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, denetime imkan verecek şekilde aslının dosya içine konulması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması sonucuna göre, sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ve inceleme ile sanıkların beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.