Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/6650 E. 2016/591 K. 26.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6650
KARAR NO : 2016/591
KARAR TARİHİ : 26.01.2016

Tebliğname No : 11 – 2014/79694
MAHKEMESİ : Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2013
NUMARASI : 2009/8 (E) ve 2013/401 (K)
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, görevi kötüye kullanmak

I– Sanıklar H.. Y.., T.. E.., E.. D.. ve N.. Ö.. hakkında “görevi kötüye kullanmak” suçu olarak nitelenen eylemleri için zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararına yönelik müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Derhal beraat kararı verilecek haller dışında zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararına karşı müdafilerinin temyizinde sanıkların hukuki yararı bulunmadığından vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II– Katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
1- Sanık E.. Ö..’na yüklenen “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanıklar H.. Y.., T.. E.., R.. K.., N.. Ö.., H.. K.., S.. Y.. ve E.. D..’nin üzerine atılı ve sübutu halinde, bütün olarak sahte belge düzenlemek suçunu oluşturabilecek eylemleri ikiye bölünerek resmi belgede sahtecilik suçundan beraat, görevi kötüye kullanmak suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmişse de, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında, sanıklara yüklenen “memurun resmi belgede sahteciliği” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi olanaklı olduğundan, sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,
3- Sanık E.. Ö..’nun “15.05.2000 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığında Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri personeli olmayan 39 kişinin memuriyete alınmasında usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle başlatılan idari soruşturmada diğer sanıklar hakkında 4483 sayılı Kanun uyarınca ön inceleme raporu düzenlemesi için görevlendirildiği, S.. B..’na teslim edilen 13.05.2005 tarih 398 onay sayılı raporun sanık tarafından geri alınıp aynı tarih 416 onay sayılı raporu düzenlediği, Personel Dairesi Başkanlığı’nca 13.12.2005 ve 04.07.2006 tarihli yazılar ile iadesi istenen dosyanın sanık tarafından 25.01.2008 tarihine kadar birime gönderilmeyip saklandığı, haklarında ön inceleme raporu düzenlenen sanıkların üzerine atılı suçlar yönünden idari yargı birimlerine başvurulmasına engel ve zamanaşımının dolmasına neden olduğu anlaşılmasına göre, yüklenen ve TCK’nun 257/2. maddesinde yazılı görevi kötüye kullanmak suçunun tüm unsurları itibariyle oluşup sübuta erdiği ve mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.01.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi

KARŞI OY

2000 yılı içerisinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde, 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkındaki Kanunun geçici 1. maddesine göre birlik personeli olarak çalışmayan 39 kişinin belgelerde tahrifat ve geriye doğru işlemler tesis ederek 15/05/2000 tarihi itibarı ile haksız yere memuriyet statüsüne geçirilmesine yol açıldığı eylemi gerçekleştiren sanıklar hakkında yapılan ihbar ve soruşturmalar üzerine;
Soruşturma yapmak için muhakkik tayin edilen sanık E.. Ö.. 10/05/2005 tarihli raporunu Bakanlık makamından 13/05/2005 tarih ve 398 sayılı yazı ile Personel Dairesi Başkanlığına göndermiştir. Personel Genel Müdürlüğü kayıtlarına girerek resmileşen bu rapor sanık E.. Ö.. tarafından geri istenmiştir. Sanık tarafından aynı rapor 13/05/2005 tarihinde 416 onay yazısı ile iade edilmiştir. İlk raporda sorumlu olarak görülen iki kişinin yargılanmasına dair rapor verildiği halde ikinci raporda hiçbir gerekçe gösterilmeden yazının bu kısımları tamamen değiştirilerek iki kişinin yargılanmaması olarak değiştirilmiştir.
Muhakkikin raporunun onaylanıp Personel Daire Başkanlığına gönderilmesi ile ilişiği kesildiği ve raporun resmi belge haline geldikten sonra değiştirdiği raporla 2000 yılında Sanayi ve Ticaret Bakanlığına tamamen sahte belgelerle 39 kişinin işe girmesini sağlayanların yargılanmaması sonucunu doğuran resmileşen raporu değiştirmesi şeklinde gerçekleşen eylemin 5237 sayılı Yasanın 204/2. maddesine göre kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu oluşturduğundan sanık hakkında bu eylemle ilgili sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.