YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5619
KARAR NO : 2017/4588
KARAR TARİHİ : 14.06.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
“…” isimli GSM hat satışı bayii işleten sanığın, şikayetçi adına sahte abonelik sözleşmesi ile GSM hattı çıkartıp yüklenen özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın ana bayi olarak hattın aktivasyon işlemini gerçekleştirdiğini, sözleşmenin alt bayi olan Karpa İletişim tarafından düzenlenerek kendilerine gönderildiğini savunması, abonelik sözleşmesinde alt bayi kodunun bulunması ve sözleşme ekinde bulunan kimlik fotokopisi üzerinde Karpa İletişim ve… kaşelerinin bulunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde saptanabilmesi bakımından; öncelikle Karpa İletişim yetkilisi hakkında suç duyurusunda bulunulması, açıldığı takdirde davaların birleştirilmesi, sözleşmenin nerede düzenlendiği hususunun GSM şirketinden sorularak netleştirilmesi, sözleşmedeki imza ve yazıların kimin eli ürünü olduğu yönünde inceleme yaptırılması, sanığın eyleminin sabit olması halinde suçtan elde edilen menfaatin sanığa ait olacağı cihetle suçun sübut bulacağı gözetildiğinde, hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz” hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 14.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.