YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5389
KARAR NO : 2017/4363
KARAR TARİHİ : 08.06.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Cep telefonu bayii işleten sanığın katılan adına sahte numara taşıma talep formu düzenlediğinin iddia olunduğu olayda, bireysel abonelik başvuru formu ve ekindeki numara taşıma talep formundaki imzaların müştekinin eli ürünü olmadığının tespit edilmesi, ekspertiz raporu içeriğinde suça konu olan bireysel aboneler için numara taşıma talep formundaki … isim yazısının sanık … eli mahsulü olduğunun belirtilmesi ve katılanın beyanında özetle … nolu faturalı Vodafone hattının bulunduğunu, Turkcell isimli GSM firmasına bu hattı taşımak için Hisar Telekom isimli Turkcell bayiine gittiğini, burada sanık … ile görüştüğünü, ancak taşıma işlemi gerçekleştirmediğini, reklam ve kataloglarını incelemek için müsaade isteyip ayrıldığını, …’in adını, soyadını ve T.C numarasını ve cep telefonu numarasını not amaçlı küçük bir kağıda yazdığını, aradan bir hafta geçtikten sonra 20/04/2011 tarihinde kendisinin kullandığı cep telefonuna Turcell hattının açıldığına dair mesaj geldiğini beyan etmesi karşısında, sanığın bayi yetkilisi olarak sahte GSM taşıma talep formu düzenlenmesi eyleminden menfaatinin olacağı da gözetilerek eyleminin sübuta erdiğinin kabulü gerekeceği cihetle; hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz” hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, önö deme önerisinde bulunalarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.