Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/3934 E. 2015/30675 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3934
KARAR NO : 2015/30675
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2011/333678
MAHKEMESİ : İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/03/2011
NUMARASI : 2010/12 (E) ve 2011/63 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırcılık, resmi belgede sahtecilik

Yokluğunda verilen mahkumiyet hükmü 08.09.2011 tarihinde tebliğ edilen sanık M.. B..’in tebliğ tarihinde B… ilinde çalıştığının müdafiinin sunmuş olduğu bordrolardan anlaşılması karşısında, öğrenme üzerine temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-10.08.2006 tanzim, 15.09.2006 vade tarihli bono nedeniyle sanık M.. B.. hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanık H.. S.. hakkında nitelikli dolandırıcılık suçuna teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar H.. S.. ile E.. E.. hakkında sahte mahkeme ilamı almaya teşebbüs (kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgede sahtecilik) suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ile 10.08.2006 tanzim, 15.09.2006 vade tarihli bono nedeniyle sanık H.. S.. hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık H.. S.. müdafii ile sanık E.. E..’in temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Sanık H.. S.. yönünden yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık H.. S.. müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın katılanın bankadan kredi çekmesine yardım etme bahanesi ile vekaletname, borçlularına götürüp vermek bahanesiyle bir adet imzalı senet ve mal beyanında bulunacağını söyleyerek iki adet boş belgeyi katılana imzalatıp aldıktan sonra senedi doldurup, alacaklı ve ciranta ekleyip M.. B..’e vermesi onun da icraya koyması, boş belgelerin üstünü doldurup vekaletnameye dayanarak katılanın evini satmak üzere anlaştığı ancak azilname sonrası satışın gerçekleşmemesi üzerine alacak davası açan ve kendisini davalı gösteren E.. E..’in alacak davasında kullanması biçimindeki eylemlerinin; belgede sahtecilik suçlarının niteliği gereği neticesi harekete bitişik suçlardan olduğundan bu suçlara teşebbüsün mümkün olmadığı da dikkate alındığında kül halinde TCK’nun 204/1, 43/1. maddelerine uyan zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluştaracağı, sahte belge sayısı ve kastın yoğunluğu dikkate alınarak TCK’nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden 5237 sayılı Yasanın 204/1-3. maddesindeki suçu oluşturduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b)Sanık E.. E.. yönünden yapılan yargılamada; sanık H.. S.. tarafından boş kağıtlara katılanın imzası alındıktan sonra katılanın iradesine aykırı olarak düzenlenip sanık E.. E.. ile fikir ve irade birliği içerisinde alacak davasında kullanıldığı kabul olunan eylemde; sanık E.. E..’in ibraname ve belgedir başlıklı belgeleri alacak davasında kullanmadığı ve sanık H.. S.. ile yapılan satış sözleşmesini delil olarak sunduğu cihetle; sanık E.’nin atılı suçu işlediğine ve sanık H.. S.. ile irade birliği içerisinde hareket ettiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu belirtilmeden ve suça konu belgelerin TCK’nun 209/2. maddesi yollamasıyla belgelerin niteliği gereği 207. maddedeki suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde cezalandırılması,
Yasaya aykırı, sanık H.. S.. müdafii ile sanık E.. E..’in itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.