Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/3880 E. 2017/4207 K. 06.06.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3880
KARAR NO : 2017/4207
KARAR TARİHİ : 06.06.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu göz önüne alınarak sahte olduğu iddia edilen senet aslı duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri tutanağa geçirilerek, yasal unsurları taşıyıp taşımadığı ve iğfal niteliğinin bulunup bulunmadığı yöntemince araştırılıp tartışılıp senet aslı denetime olanak verecek biçimde dosya içerisinde bulundurulmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 14.12.1992 tarih ve 1/5 ve Ceza Genel Kurulu’nun 24.03.1998 gün ve 51/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanununda öngörülen bütün unsurlarını taşıması gerekir. Aksi takdirde yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Suç tarihinde yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanununun 688/6 ve 689/4. maddeleri uyarınca bonoda tanzim yerinin yazılı bulunması zorunludur, tanzim edildiği yer gösterilmeyen bir bono tanzim edenin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun belirtilen kararında ifade edildiği üzere düzenleme (keşide) yerinin hiçbir duraksamaya yer vermeyecek ve başka yerleşim yerlerini çağrıştırmayacak biçimde açık, net ve herkes tarafından anlaşılabilir şekilde gösterilmesi gerekir. Dosya içerisinde örneği bulunan suça konu senette açıkça düzenleme yeri belirtilmemiş, senedi düzenleyen ismi altında da “H.kavak” biçiminde bir adres gösterilmiştir. Bu adres hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde anlaşılabilir bir idari birim adını ifade etmemektedir. Bu itibarla, suça konu senedin bono vasfını taşımadığı cihetle, özel belge niteliğinde bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde “resmi belgede sahtecilik” suçundan hüküm kurulması,
3- Kabule göre de;
a)TCK’nın 204/1. maddesi gereğince belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından anılan Kanunun 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında yapılan indirim sonucunun 2 yıl 1 ay hapis cezası olacağı gözetilmeden yazılı şekilde 2 yıl 1 ay 20 gün hapis cezasına hükmolunması suretiyle fazla ceza tayini,
b)Suça konu senet aslının dosyada delil olarak saklanmasına karar verilirken, müsadere ile ilgili TCK’nın 54/1 maddesine dayanılması,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.