Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2015/1310 E. 2015/26728 K. 04.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1310
KARAR NO : 2015/26728
KARAR TARİHİ : 04.06.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/54253

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 10.02.2015 gün ve 2015-3396/10054 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23.02.2015 gün ve KYB. 2015/54253 sayılı ihbarnamesi ile;
Resmi belgede sahtecilik suçundan şüpheliler K.. K.. ve H.. K.. haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/03/2014 tarihli ve 2014/36996 soruşturma, 2014/41146 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/05/2014 tarihli ve 2014/27 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, müştekinin imzası taklit edilerek oluşturulduğu iddia edilen belgeler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda bilirkişi K.. G.. tarafından düzenlenen 28/02/2014 tarihli raporda, şikayet konusu imzaların müştekinin eli ürünü olduğu görüşüne yer verilmesi üzerine kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmışsa da, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 67/5. maddesi gereğince ilgililerin yeni bilirkişi incelemesi yapılması veya itirazların bildirilmesi için istemde bulunabilmelerini sağlamak için söz konusu bilirkişi raporunun tebliğ edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gibi, adı geçen şüpheliler hakkında daha önce yine müştekinin imzasını taklit ederek kira sözleşmesi düzenledikleri iddiasına ilişkin olarak İstanbul Anadolu 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/2431 esas sayılı dosyasında devam eden yargılama bulunduğunun beyan edilmesi ve bilirkişi tarafından incelenen şikayet konusu belgelerden bir tanesinin aslı getirtilmeyip fotokopi üzerinden inceleme yapılmış olması karşısında, müştekinin itirazlarının karşılanabilmesi ve etraflı bir araştırma yapılabilmesi için şikayete konu tüm belgelerin aslı getirtilip yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu yapılmadan eksik soruşturma sonucu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gözetilerek itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; müşteki vekilinin şikayet dilekçesinde, müvekkili T.. İ.. ile şüpheliler Kadir ve H.. K..’ın, K.. Mobilya İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ortağı olduklarını, bu ortaklık devam ederken müştekinin Kartal 2. Noterliği’nin 22.07.2011 tarihli hisse devir sözleşmesi ile K.. K..’ın hisselerinin bir kısmını devraldığını, taraflar arasında ihtilaf çıkması üzerine bilgi ve belge toplamak amacıyla İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’ndan şirketin özlük dosyası talep edildiğinde, hisse devrine ilişkin olarak karar defterinde kayıtlı, 25.07.2011 tarih ve … sıra numaralı hisse devrinin kabulü ile pay sahipleri defterine işlenmesine dair kararda, İstanbul Ticaret Odasına verilen … nolu tüzel kişilerin oda kayıt beyannamesinde, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na verilen taahhütname başlıklı sayfa ile dilekçede müvekkiline atfen atılan imzaların sahte olduğunu anladıklarını ileri sürmesi, şüphelilerin, atılı suçlamayı kabul etmeyerek, belgelerin müştekinin lehine olduğunu, defter karar tasdikine ilişkin belgedeki imzanın kendilerine de ait olmadığını, bu konuda muhasebeci İ.. K..’in ifadesinin de alınmasını istediklerini savunmaları, 28.02.2014 tarihli bilirkişi raporunda, İstanbul Ticaret Odasına sunulmuş, … başvuru no.lu Tüzel Kişiler İçin Oda Kayıt Beyannamesi, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na sunulmuş dilekçe ve taahhütname aslı ile 25.07.2011 tarih, 01 sıra no.lu karar metni fotokopisi üzerinden inceleme yapılmak suretiyle müştekiye atfen atılan imzaların sahte olmadığının belirlenmesi karşısında, şüphelilerin tanık olarak bildirdiği İ.. K.. dinlenilerek, 25.07.2011 tarih ve 01 sıra numaralı hisse devrinin kabulü ile pay sahipleri defterine işlenmesine dair karar aslı getirtilip bu ve gerekli görüldüğü takdirde diğer belgeler üzerindeki imzanın müştekiye aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra, sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, belge fotokopisi üzerinden yapılan bilirkişi incelemesine dayanılarak kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesinde isabet bulunmadığından, bu karara vaki itirazın kabulüne karar verilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarname içeriği yerinde görülmekle, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca düzenlenen 06.03.2014 gün ve 2014/36996 soruşturma, 2014/41146 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.05.2014 gün ve 2014/27 değişik iş sayılı kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde ikmaline, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.